M etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
M etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Mart 2025 Çarşamba

BİR KELİME = MATAH



Matah : (isim, alay yollu, Arapça) İnsan, mal, eşya vb. için küçümseme yollu bir söz.

"Kadının çantası da matah bir şey değil zaten." - Çetin Altan


* * * * *

Kelime Kökeni :

Arapça matāˁ متاع  "ticari eşya" sözcüğünden alıntıdır. 

(Nişanyan sözlükte ek olarak şu açıklama mevcuttur : Meta sözcüğünün, kısmen anlam ayrışmasına uğramış varyantıdır.)





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: görsel, finwise.edu.vn den alıntıdır.





26 Şubat 2025 Çarşamba

BİR KELİME = MATİZ






(Bugün, söylenişi aynı ama iki farklı anlamı olan bir kelime yayında. Aşağıda ayrı ayrı anlam, kullanış ve birleşik fiil açıklamaları mevcut.)


Matiz : (isim, denizcilik, Rumca) İki halatı ek yeri kalınlaşmayacak biçimde birbirine ekleme işi.


Birleşik Fiil olarak kullanımı :

Matiz etmek : İki halatı ek yeri kalınlaşmayacak biçimde birbirine eklemek.

      "Şafak sökerken şatı ta uzaklarda gördük. Ona gittik, denizciler kopan halatı matiz ettiler. Şatı bağladık." - Halikarnas Balıkçısı


* * * * *


Matiz : (Rumca) 1. (sıfat, argo) Çok sarhoş.

2. (sıfat, argo, tiyatro) Orta oyununda ve Karagöz'de sarhoş rolü.



Birleşik Fiil olarak kullanımı :

Matiz olmak : (argo) Sarhoşluktan sızacak duruma gelmek.

      "Bak şu moruğa matiz oluyor gene." - Orhan Kemal


* * * * *

Kelime Kökeni :

Yeni Yunanca máthisos μάθυσος  "sarhoş" sözcüğünden alıntıdır. Kelime, Eski Yunanca aynı anlama gelen methystēs μεθυστης  sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Yunanca methý μεθύ  "mayalanmış içki, şarap" sözcüğünden türetilmiştir. Yunanca sözcük, Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *medhu- "mayalanmış içki" biçiminden evrilmiştir.




 



{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-




not: görsel, internetten alıntıdır.



15 Ocak 2025 Çarşamba

BİR KELİME = MALÛMATFURUŞ




Malûmatfuruş : (sıfat, eskimiş, Arapça) Bilgiçlik taslayan.

"Malûmatfuruş yani kimsenin işine yaramayan bilgileri toplayıp ukalalık yapan kimse diye işi sulandırmak istedim." - Ahmet Ümit


Malûmatfuruşluk : (isim) Malûmatfuruş olma durumu.



* * * * *


Kelime Kökeni :

Malûmat : Arapça sözcük, ad halinde bilgi anlamında kullanılır.

Furūş : Farsça "satan" sözcüğünden alıntıdır. Sözcük Farsça furūχtan, furūş  "satmak" fiilinden türetilmiştir.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: gif, tenor.com dan alıntıdır.





11 Aralık 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MİR






Mir : (Farsça) 1. (isim, eskimiş) Komutan.

2. (isim, eskimiş) Bey, emîr, mirim “beyim, aziz dostum, arkadaşım” anlamlarında bir seslenme sözü.
      
"Hızır Bey, mirim, çoktan beri göründüğünüz yoktu." - Vâlâ Nureddin


* * * * * *


Birleşik Kelime :

Miralay : (isim, eskimiş, askerlik) Albay.

      "Heyet ve miralay Galip Bey huzura girdiler." - Necip Fazıl Kısakürek


Mirliva : (isim, eskimiş, askerlik) Tuğgeneral.


* * * * * *


Atasözleri, Deyimler, Birleşik Fiil veya Kalıp Sözler:

Mirim : "Beyim, aziz dostum, arkadaşım" anlamlarında bir seslenme sözü.


* * * * * *


Kelime Kökeni :


Farsça mīr "bey, soylu kişi" sözcüğünden alıntıdır. Sözcük, Arapça aynı anlama gelen amīr sözcüğünden alıntıdır.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: görsel internetten alıntıdır.





18 Eylül 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MURİS






Muris : (sıfat, eskimiş, Arapça) Miras bırakan.

"Murisin ölümü ile birlikte: Malvarlığı, hakları, alacakları ve borçları mirasçılarına geçmektedir."




Kelimenin Kökeni :

Arapça wrs̠ kökünden gelen mūris̠ مورث  "birini mirasçı kılan" sözcüğünden alıntıdır. Sözcük, Arapça waris̠a و‎رث  "mirasçı oldu" fiilinin ifˁāl vezni (IV) failidir.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: görsel, internetten alıntıdır.
       Hayrettin Karaca' ya saygılarımızla,






5 Haziran 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MÜTECESSİS






Mütecessis : (Arapça)
1. (sıfat, eskimiş) Gizliyi arayan, gizliyi gözetleyen.

      "Tesadüf, nihayet aradığım şeyi ayağıma getirmişti, fazla mütecessis görünerek ürkütmekten korkuyordum." - Reşat Nuri Güntekin

2. (sıfat, eskimiş) Meraklı.


**********


Kelimenin Kökeni :

Arapça css kökünden gelen mutacassis متجسّس  "tecessüs eden" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça tacassus تجسّس  "merak etme, eliyle yoklama" sözcüğünün tefeˁˁul vezni (V) failidir.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: gif, wifflegif.com' dan alıntıdır.





10 Nisan 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MUHANNET







Muhannet : (sıfat, ağızlardan, Arapça) Alçak, namert olan (kimse).

      "En güzeli vakitlice ölümdür, muhannete muhtaç olmadan." - Ahmet Ümit


Muhannetlik : (isim) Muhannet olma durumu.


******


Kelime Kökeni :

Mumyalanmış, tahnit edilmiş.
(Bu açıklama, Osmanlıca sözlük olan luggat.com sayfasından alıntılanmıştır.)



Kelime, Sayın Recep Altun' un önerisiyle yayına alınmıştır. Katkı için teşekkür ederim.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-







not: görsel, gifer.com dan alıntıdır.




28 Şubat 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MESERRET







Meserret : (isim, eskimiş, Arapça) Sevinç.

      "Baban diyor ki ‘Meserret çocukların, yalnız / Çocukların payıdır!’ Ey güzel çocuk, dinle." - Tevfik Fikret




Kelimenin Kökeni :

Arapça srr kökünden gelen masarrat مسرّة  "neşe, sevinç, gülüş" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük, Arapça sarra سرّ  "neşelendirdi, gıdıkladı" fiilinin mastarıdır.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-




not: gif, giphy.com' dan alıntıdır.




24 Ocak 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MİHMANDAR





Mihmandar : (isim, Farsça) ► Konukçu.

Konukçu : (isim) Yabancı konukların yanına verilen, onları gezdiren, onlarla ilgilenen kılavuz veya arkadaş; mihmandar.

"Bunu duyan Hakan, onlara mihmandarlık yapan yaşlı köylünün kınayıcı bakışlarına aldırmadan sarılmış direğe." - Ahmet Ümit (bir romanından)




Kelime Kökeni:

Farsça mihmāndār, "ev sahibi, konuk ağırlayan kimse" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük, Farsça mihmān, "konuk, misafir" sözcüğünden türetilmiştir. Bu sözcük aynı zamanda Avesta (Zend) dilinde yazılı örneği bulunmayan *maētha-māna- 'konut-kalan' sözcüğü ile eş kökenlidir. Avestaca sözcük Avesta (Zend) dilinde maēthana "konut, ev" sözcüğünden türetilmiştir. Avestaca sözcük Avesta (Zend) dilinde maēt- "konaklamak, kalmak" fiilinden türetilmiştir.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






not: fotoğraf internet görsellerden alıntıdır.




3 Ocak 2024 Çarşamba

BİR KELİME = MEZBELE






Mezbele : (Arapça) 1. (isim) Çöplük.

      "Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar." - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

2. (isim, eskimiş, mecaz) Aşağılık ve kötü durum.



Kelimenin Kökeni :

Arapça zbl kökünden gelen mazbalat  "çöplük" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük, Arapça zibl  "çöp, dışkı" sözcüğünün ismi zaman ve mekânıdır.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-




not: fotoğraf, dailymoiton.com ' dan alıntıdır.




27 Aralık 2023 Çarşamba

BİR KELİME = MEVTA






Mevta : (isim, eskimiş, Arapça) Ölü, ölmüş kimse.

      "Kimi mevtasına kefen biçmiyor / Kimi helal rızkı yiyip içmiyor." - Seyrani



Kelime Kökeni:

Arapça mawtā  "ölüler" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça mwt/myt kökünden gelen mayyit  "ölü" sözcüğünün çoğuludur.




Önemli Not: Kelimenin, "Mefta" olarak kullanımı yanlıştır.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: gif, pinterestten alıntıdır.





4 Ekim 2023 Çarşamba

BİR KELİME = MEŞHER






Meşher : (isim, eskimiş, Arapça) Teşhir yeri.

      "Güzele yönelen bir merkezin dolayı, zevksizlik meşheri olamaz." - Haldun Taner




Kelime kökeni konusunda herhangi bir bilgiye ulaşamadım. Teşhir kelimesinden yola çıkarak yaptığım araştırma da bir sonuç vermedi maalesef. Bilgi paylaşımı yapmak isteyen olursa seve seve yayınlarım.



{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: kullanılan gif, pinterest' ten alıntıdır.






20 Eylül 2023 Çarşamba

BİR KELİME = MAHLAS



 




Mahlas : (isim, Arapça) Kendi adından başka eğreti alınan ad, takma isim.

"Yazılarında mahlas kullanan Gevheri ve Dadaloğlu'nun gerçek adları neredeyse unutulmuştur."




Kelime kökeni :

Arapça χlṣ kökünden gelen maχlaṣ "1. kurtuluş yeri, sığınak, 2. şiirde takma ad" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça χalāṣ  "kurtulma" sözcüğünün ismi zaman ve mekânıdır.







{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-





not: görsel, internetten alıntıdır.






2 Ağustos 2023 Çarşamba

BİR KELİME = MÜREKKEP







(1) Mürekkep : (Arapça) 1. (sıfat) İki veya daha fazla şeyin karışmasından oluşan, birden çok ögeden veya parçadan oluşan, sade ve düz olmayan; bileşik.

      "Millî kültür bir doktrin değil, yüzlerce eserden mürekkep bir kütüphane ve müzedir." - Mehmet Kaplan

2. (sıfat, kimya) Bileşik.

3. (sıfat) -den oluşmuş.


Birleşik kelime olarak kullanımı aşağıdaki gibidir :


Mürekkep cümle : (isim, eskimiş, dil bilgisi) Birleşik cümle.

Mürekkep fiil : (isim, dil bilgisi) Birleşik fiil.

Mürekkep isim : (isim, eskimiş, dilbilgisi) Birleşik isim.

Mürekkep makam : (isim, müzik) Birleşik makam.

Mürekkep zaman : (isim, müzik) Birleşik çekim.


Birleşik fiil olarak kullanımı aşağıdaki gibidir :

Mürekkep olmak : -den oluşmak.


* * * * *


     (2) Mürekkep : (Arapça) 1. (isim) Yazı yazmak, desen çizmek veya basmak için kullanılan, türlü renklerde sıvı madde.

      "Delikanlının elinden yere kocaman bir mürekkep şişesi düşüp patladı." - Reşat Nuri Güntekin

2. (isim, hayvan bilimi) Mürekkep balığının anüsünün yakınında, bağırsağına açılan bir torbada depolanan, tehlike anında suyu bulandırmak için salgıladığı siyah ve koyu sıvı.


Birleşik kelime olarak kullanımı aşağıdaki gibidir : 

Mürekkep balığı : (isim, hayvan bilimi) Kafadan bacaklılardan, ılıman ve sıcak denizlerde yaşayan, eti yenen, kendini korumak için siyah renkli bir sıvı salarak suyu bulandıran bir yumuşakça; sübye (Sepia officinalis).

Çini mürekkebi : (isim) Simsiyah, ince ve solmaz bir is mürekkebi.

      "Diğer bir usul de çini mürekkebi ile yapılan çizimlerde hatalı kısmın kırılmış bir jiletle hafifçe kazınmasıdır." - Turgut Bilgin

Kopya mürekkebi : (isim) Yazısı, üzerine konulan kâğıda ancak ıslatıldığında çıkan mürekkep.


Birleşik fiil - kalıp söz olarak kullanımı aşağıdaki gibidir :

Mürekkebi kurumadan bozmak : Kararı, sözleşmeyi, anlaşmayı yazılmasından çok kısa süre sonra bozmak.

Mürekkep yalamak : Çok okumuş, yazmış olmak.

      "Herhâlde aile terbiyemin, görgümün ve az buçuk mürekkep yalamış olmamın da bu Tanrı vergisini beslemekte tesiri olacaktır." - Reşat Nuri Güntekin



Kelimenin kökeni :

Arapça rkb kökünden gelen murakkab "1. terkip edilmiş, 2. bileşik, bileşim, kompozit" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça tarkīb "bindirme" sözcüğünün tefˁîl vezni (II) mefˁuludur. 




Bu kelime Sayın Recep Altun' un önerisi olup, kendisine katkılarından dolayı çok teşekkür ederim.




{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: gif, gfycat.com dan alıntıdır.​






23 Mayıs 2023 Salı

BİR KELİME = MENSUP





Mensup : (sıfat, Arapça) Bir yerle veya bir kimseyle bağlantısı olan, ilişkili, -den olan, -e bağlı (kimse).

"Bu cemiyetin mevcudiyeti ve faaliyeti ordu mensuplarının asabiyetini tahrik ediyordu." - ATATÜRK



Kelimenin birleşik fiil olarak kullanımı : 

Mensup olmak : Bir şey veya kimseyle bağlantısı olmak.

"Bizde devlet ve devlete mensup olanlar imtiyazlıdır." - Burhan Felek



Kelimenin etimolojisi :

Arapça nsb kökünden gelen mansūb, "ilişkili olan, ait olan" sözcüğünden alıntıdır.







{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: fotoğraf internetten alıntıdır.





15 Mayıs 2023 Pazartesi

BİR KELİME = METANET





Metanet : (isim, Arapça) Metin olma, dayanma, dayanıklılık, sağlamlık.

"Kalbimde lüzumundan fazla metanet var." - Aka Gündüz


Birleşik fiil kullanımı :

Metanet göstermek : Kötü bir duruma katlanmak, dayanmak.



Kelime kökeni :

Arapça mtn kökünden gelen matānat "güçlü ve sağlam olma, dayanıklılık" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça matn "sağlam" sözcüğünün masdarıdır.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






not: gif, gifer.com 'dan alıntıdır.




4 Mayıs 2023 Perşembe

BİR KELİME = MÜTEHARRİK






Müteharrik : (Arapça) 1. (sıfat, eskimiş) Hareketli.

2. (sıfat, eskimiş) İşleyen, çalışan.

"Buharla müteharrik vapurlar gelmişti."



Kelime kökeni :

Arapça ḥrk kökünden gelen mutaḥarrik "hareket eden, hareket halinde olan, mobil" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça taḥarrruk "harekete geçme, hareket etme" sözcüğünün tefeˁˁul vezni (V) failidir.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






not: kullanılan gif, pinterest' ten alıntıdır.



3 Nisan 2023 Pazartesi

BİR KELİME = MÜSAVİ







Müsavi : (sıfat, Arapça) Eşit.

"Kendisi için bu budalaların arasında bir dakika geçirmek artık bir asır kaybetmeye müsaviydi." - Ömer Seyfettin



Kelimenin Kökeni: 

Arapça swy kökünden gelen musāwī "karşılıklı eşleşen, eşit, denk" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça musāwāͭ "eşleşme, eşit olma" sözcüğünün mufā"alat vezni (III) failidir.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-







not: kullanılan fotoğraf google'dan alıntıdır.






13 Şubat 2023 Pazartesi

BİR KELİME = MUKAVEMET*






Mukavemet : (Arapça) 1. (isim) Dayanma, karşı durma, karşı koyma, dayanırlık.

"Bünyesi de, ruhu da hayatın güçlükleriyle ve yoksullukları ile çarpışarak mukavemet ve kudret kazanmıştı." - İbrahim Alâeddin Gövsa

2. (isim, fizik) Direnç.


Kelimenin deyim, birleşik fiil ve kelime olarak kullanımları aşağıdaki gibidir: 

Mukavemet etmek (veya göstermek) : Direnmek, dayanmak, karşı koymak.

"Kalabalık bir düşman karşısında mukavemet etmek, kudretimi artırıyordu." - Kemal Bilbaşar

Mukavemeti kırılmak : Direnci, gücü azalmak.

Mukavemet koşusu : (isim, spor) 3-15 km arasındaki uzun mesafeli koşulardan her biri.


Kelimenin etimolojisini araştırdığımda; 

Arapça ḳwm/ḳym kökünden gelen muḳāwamat "karşı durma, direniş" sözcüğünden alıntıdır. 
Arapça sözcük Arapça ḳāmat "durma" sözcüğünün mufā'alat vezni (III) masdarıdır. 






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-








not: - (*) yaşanan depreme atfen, mukavemetli binalar dileğiyle.
       - gif, tenor.com dan alıntıdır.





17 Ekim 2022 Pazartesi

BİR KELİME = MEŞUM









Meşum : (sıfat, Arapça) Uğursuz.

"İlk çocuğunu doğuran genç bir kadına meşum şeyler söylememeliydim, sustum." - Aka Gündüz

* * *

Sevgili Kaystros Tyrha bu kelimeyi önerirken, bununla karıştırılan diğer kelimeyi, Meşhum' u da önerdi. Ayrı ayrı çalışacaktım bu iki kelimeyi ancak "Meşhum" TDK' de yer almıyordu. Bu yüzden iki kelimeyi bir arada çalışıp, farklılıklarını göstermek istedim.

Meşhum kelimesi için, Osmanlıca Türkçe sözlükten yardım aldım. 


Meşhum : - Cesaretli, sözü geçer kimse, zeyrek, zeki, akıllı.
- Korkmuş, korkutulmuş.
- Çok güzel hareketli at.




Kelime, blogger Kaystros Tyrha tarafından önerildi. Katkısından dolayı kendisine teşekkür ederim.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: gif, pinterest.com' dan alıntıdır.