31 Mart 2024 Pazar

PAZAR GÜNÜ MÜZİĞİ 🎵



Sneha Prakash

Sosyal medyada bir görüntü eşliğinde dinlediğim şarkının ve sesin sahibinin peşine düştüm. Yabancı kaynaklardan oldukça kıt bilgilerle bugünkü yayını yapmaktayım. Ancak bu sesi konuk etmeye değer inanın, Shena' nın, "ses" denilen enstrümanla nasıl oynadığını dinlediğinizde hak vereceksiniz. Büyük ihtimal animasyon filmleri şarkılarıyla tanınan bir şarkıcı ama yolu çok parlak bence.
Aşağıda hakkında edindiğim bilgiler bulunmakta.

"Sneha, pop ve Indie pop konusunda uzmanlaşmış, Hindistan kökenli İngiliz bir şarkıcı ve söz yazarıdır. Şarkıları, unutulmaz melodileri dinleyicileriyle bağlantı kuran anlamlı sözlerle birleştiriyor. Sneha, benzersiz sesi ve büyüleyici performanslarıyla tanınan, müzik sektöründe yükselen bir yıldızdır.
Şarkıcı Sneha Prakash'ın, Cinderella şarkısı "So This Is Love" ın sözlerini söylediği 30 saniyelik video klibi o kadar popüler oldu ki, birisi YouTube'da bunun 30 dakikalık bir döngüsünü oluşturdu. Büyülü şarkı sosyal medyada birçok kez kullanıldı ve herkes artık Sneha'nın tam cover versiyonunu yüklemesini bekliyor. Şarkıyı ve diğer pek çok harika cover'ı güzel sese sahip şarkıcının albümlerinde bulabilirsiniz."

Youtube' da ve TicToc' da sanatçının profilini ziyaret edip, şarkıları dinlemenizi öneriyorum.

Bu pazar sesini duyup, aşkla peşine düştüğüm Shena gibi, siz de aşkla parlayan bir gün geçirin dilerim. Zira sandıklara gideceğimiz seçimin sonuçlarından ziyade bizi, dinlemek istediğimiz müzikler mutlu edecektir.

Keyifli pazarlar,






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





27 Mart 2024 Çarşamba

BİR KELİME = NÜFUS






Nüfus : (Arapça) 1. (isim) Kişi.

      "Burada beş nüfus var."

2. (isim) Bir ülkede, bir bölgede, bir evde belirli bir anda yaşayanların oluşturduğu toplam sayı; popülasyon.

3. (isim) Ortak bir özellik gösteren kimselerin bütünü.

      "Tarım nüfusu. Gecekondu nüfusu."




Birleşik Fiil, Kalıp Söz olarak kullanımı :

Nüfusunu çıkarmak : Nüfus kütüğüne kayıt yaptırarak nüfus cüzdanı almak.

      "Kızının çocuklarının nüfusunu çıkartacağım." - Halide Edip Adıvar



Birleşik Kelime olarak kullanımı :

Nüfus Bilimi : (isim) İnsan nüfusunu yapı, gelişme ve dağılım açısından inceleyen bilim; demografi.

Nüfus Coğrafyası : (isim) Yeryüzündeki nüfus yoğunluğunun dağılışını inceleyen ve bunu türlü yönleriyle açıklayan coğrafya kolu.

Nüfus Cüzdanı : (isim) Bir ülkenin vatandaşlarına devletçe verilen, kimlikleriyle kişisel durumlarını gösteren resmî belge; kafa kâğıdı, kafa koçanı, nüfus kâğıdı, nüfus tezkeresi.

      "İlyas Efendi, cebinde sanki bir nüfus cüzdanı değil de içinde milyonlar yazılı bir banka cüzdanı taşıyormuş gibi sımsıkı sarıldı bu cüzdana." - Muzaffer İzgü

Nüfus Kağıdı : (isim) Nüfus cüzdanı.

      "Dün nüfus kâğıdıma baktım, orada bir de Ayşe ismi var." - Sait Faik Abasıyanık

Nüfus Kaydı : (isim) Nüfus kütüğündeki kayıt.

Nüfus Kesafeti : (isim) Nüfus yoğunluğu.

Nüfus Kütüğü : (isim) Nüfusa kayıtlı olunan defter, kütük.

Nüfus Patlaması : (isim, mecaz) Nüfusun çeşitli nedenlerle öngörülenden fazla artması.

Nüfus Planlaması : (isim) Ailelere, sahip olmak istedikleri ve yetiştirebilecekleri çocuk sayısı konusunda karar verebilme ve bunu gerçekleştirecek yöntemleri uygulayabilme imkânlarının verilmesi.

Nüfus Sayımı : (isim) Ülkenin nüfus sayısını tespit etmek için yapılan sayım.

Nüfus Tezkeresi : (isim) Nüfus cüzdanı.

      "Her zaman çantasında bu resimli nüfus tezkeresi bulunurdu." - Sait Faik Abasıyanık

Nüfus Yoğunluğu : (isim) Nüfus ile bu nüfusun üzerinde yaşadığı toprakların yüzölçümü arasındaki oran; nüfus kesafeti.

Kırsal Nüfus : (isim, toplum bilimi) Tarımla uğraşan, genellikle şehir sınırları dışında, köy ve kasabalarda yaşayan nüfus.




Kelime Kökeni :

Arapça nufūs نفوس  "kişiler" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça nfs kökünden gelen nafs نفس  "can, kişi" sözcüğünün çoğuludur.

Fransızca démographie "nüfus kayıtları, nüfus olgularını inceleyen uzmanlık dalı" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Eski Yunanca aynı anlama gelen dēmographía δημογραφία  sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca dēmos δημος  "halk" ve Eski Yunanca graphē γραφη  "yazı, kayıt" sözcüklerinin bileşiğidir.






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





not: görsel, gifer.com dan alıntıdır.





24 Mart 2024 Pazar

PAZAR GÜNÜ MÜZİĞİ 🎵




 Carminho
(20 Ağustos 1984)
 

Asıl adı Maria do Carmo Carvalho Rebelo de Andrade olan Carminho, Portekizli fado ve popüler müzik şarkıcısı. Ünlü bir fado şarkıcısı olan annesi Teresa Siqueira dahil olmak üzere, müzisyen bir aileden geliyor. Neslinin en yetenekli ve yenilikçi fado şarkıcılarından biri olarak kabul edilen Carminho' nun eklektik çalışmaları hem geleneksel, hem de çağdaş fado'nun mirasını gösterdiğinden ve Brezilya popüler müziği, bossa nova ve pop gibi diğer türleri de araştırdığı için bir "crossover" sanatçısı olarak kabul ediliyor.

Carminho, Pablo Alborán'ın İspanyol listelerinde bir numaralı single olan "Perdóname" şarkısında yer aldıktan sonra İspanya'da çok beğenilen bir yıldız oldu. Sanatçının, Fado ve Alma albümleri Portekiz'de toplamda 50.000'den fazla kopya satarak Platin ve Altın statüsüne ulaştı. 2023'te 24. Yıl Latin Grammy Ödülleri'nde "En İyi Portekizce Kökler Albümü" dalında Latin Grammy adaylığı aldı. 

Yayına aldığım şarkısı ile "Poor Things" filminde karşılaştım ve hemen peşine düştüm. 
Umarım sizler de beğenmişsinizdir.

Baharla birlikte harika bir pazar dilerim sizlere,





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-





20 Mart 2024 Çarşamba

BİR KELİME = HELÂL





Helâl : (Arapça) 

1. (sıfat, din bilimi) Dinin kurallarına aykırı olmayan, dinî bakımdan yasaklanmamış olan, haram karşıtı.

2. (sıfat) Kurallara, geleneklere uygun.

3. (zarf) Kurallara, geleneklere uygun olarak.
      Helal kazanılmış para.

4. (isim, mecaz) Nikâhlı eş.

5. (ünlem) Bir durumun beğenildiğini göstermek için “bravo, aferin” anlamında kullanılan bir söz.



Deyim, Birleşik Fiil ve Kalıp Söz şeklinde kullanımı :

Helal etmek : Üzerinde hiçbir hak iddia etmeksizin bağışlamak.

      Alacağımı sana helal ediyorum.


Helal olmak : Yapılmasında veya kullanılmasında dinen sakınca bulunmamak, uygun ve yerinde olmak.

      "Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal." - Mehmet Akif Ersoy


Helal olsun : 1. Bir hizmet veya özverinin istenilerek yapıldığını ve takdir edildiğini göstermek için kullanılan bir söz.

      "Yol güzel, tarlalar cömert / Helal olsun yol parası" - Bedri Rahmi Eyüboğlu

2. "Hakkımı helal ediyorum" anlamında kullanılan bir söz.

3. Bir davranış karşısında sitemle söylenen bir söz.

      "Helal olsun, bunu senden beklemezdim."


Helal süt emmek : Doğruluktan ayrılmamak.

      "Helal süt emmiş, dürüst, temiz, çalışkan bir mühendis bulalım." - Ayşe Kulin



Birleşik Kelime olarak kullanımı :

Helalühoş : (sıfat, Arapça ḥalāl + Farsça ḫoş) Yapılmış bir iyilikten, yardımdan söz edilirken buna pişman olunmadığını anlatmak için söylenen helalühoş olsun cümlesinde geçen bir söz.

Helalzade : (Arapça ḥalāl + Farsça zāde)

1. (isim, eskimiş) Nikâhlı bir ana ve babadan doğmuş kimse.

2. (isim, eskimiş, mecaz) Doğruluktan ayrılmayan, helal süt emmiş kimse.



Kelimenin Kökeni :

Arapça ḥll kökünden gelen ḥalāl  "izinli olan, dinen yasak olmayan" sözcüğünden alıntıdır. Sözcük, Arapça ḥalla  "çözdü, izin verdi" fiilinin masdarıdır. 







{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-







not: kullanılan gif, gifer.com' dan alıntıdır.





17 Mart 2024 Pazar

PAZAR GÜNÜ MÜZİĞİ 🎵





Jan Johansson 
(16 Eylül 1931 - 9 Kasım 1968) 

Caz piyanisti olan sanatçı, İsveç'in Hälsingland eyaletindeki Söderhamn' da doğmuştu. Çocukken klasik piyano eğitimi aldı ve daha sonraları swing ve bebop'a geçmeden önce gitar, org ve akordeonda ustalaşmaya devam etti. Saksofoncu Stan Getz ile üniversitedeyken tanıştı. Tam zamanlı caz çalmak için eğitimini bıraktı ve birçok Amerikalı caz müzisyeniyle çalıştı. Filarmoni'de Caz eğitimine katılmaya davet edilen ilk Avrupalı oldu.1961'den 1968'e kadar, geleneksel Avrupa halk ezgilerini caz ve avangard aracılığıyla yeniden düzenleyerek, tarzını tanımlamaya yardımcı olacak bir dizi klasik albüm üretti. Bunlar arasında Jazz pşsvenska (İsveççe Caz) ve Jazz pşryska (Rusça Caz) vardı ve her ikisi de CD'de genişletilmiş bir biçimde mevcuttu. Ayrıca "Jazz pşsvenska" isimli İsveççe Caz albümü İsveç'te şimdiye kadar en çok satan caz albümü oldu, çeyrek milyondan fazla kopya sattı ve Spotify'da 50 milyondan fazla kez dinlendi.  Jazz pşungerska (Macarca Caz), Danimarkalı caz kemancısı Svend Asmussen ile birlikte bu serinin üçüncü albümüdür. Jazz pşsvenska, Georg Riedel'in kontrbas çaldığı on altı İsveç halk şarkısının varyasyonlarından oluşur. Bu dönemde Johansson, Radiojazzgruppen ile çeşitli kayıtlar yaptı. Grammy ödüllü albümler "Musik genom fyra sekler"  geleneksel İsveç melodilerine dayanıyor, ancak bu sefer daha büyük müzisyen grupları ile çalışmış. Johansson, kariyerine film ve TV müziği de dahil etmiş ve ünlü İsveç TV dizisi, bizlerin de çok severek izlediği "Pippi Uzunçorap" ın tema şarkısının bestecisi olarak da bilinir. Bu şarkı, aynı zamanda Johansson'ın son çalışmalarından biriydi.Dinleyip, nostalji yapmak isteyenler buraya tıklayabilir.
 Kasım 1968'de İsveç'in Jönköping kentindeki bir kilisede vereceği konsere giderken maalesef geçirdiği trafik kazasında öldü.

Ben geç tanıştım eserleriyle, nedense eserlerinde ruhunu yansıttığını düşündürttü bana. Youtube' da albümlerine göz atmanızı öneririm.

Keyifli pazarlar dilerim,





{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-





13 Mart 2024 Çarşamba

BİR KELİME = HALEL







Halel : (isim, eskimiş, Arapça) Bozukluk.
(Bozuk olma durumu; ayıp, halel, kusur, özür, defo, fesat, illet, sakamet, sekte.)



Birleşik Fiil ve Kalıp Söz olarak kullanımı aşağıdaki gibidir:

Halel gelmek : Bozulmak, zarara uğramak.

      "İsterdim ki saçlarının rengine, dişlerinin parıltısına ve gözlerinin güzelliğine halel gelmemiş olsun." - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


Halel getirmek : Zarar vermek.

      "Son nefesine kadar devlet adamı saygınlığına halel getirmeyen böyle bir metanet örneği olmuştu." - Haldun Taner


Halel vermek : Bozmak, sarsmak.

      "Yeni mahalleler ayrı yerlerde şehrin tarihî kıymetine halel vermemek üzere inşa olunmaktadır." - Falih Rıfkı Atay



Kelime Kökeni :

Arapça χll kökünden gelen χalal, 1. bozma, yırtma, delme, 2. bozukluk, hasar, yırtık sözcüğünden alıntıdır.





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






not: kullanılan gif, gifer.com dan alıntıdır.




10 Mart 2024 Pazar

PAZAR GÜNÜ MÜZİĞİ 🎵




David Bowie
(8 Ocak 1947-10 Ocak 2016)

Gerçek adı David Robert Jones olan şarkıcı, söz yazarı, aktör ve prodüktör David Bowie, Güney Londra'nın Brixton şehrinde doğdu. Yorkshire’lı bir babayla, İrlandalı bir annenin oğluydu ve altı yaşına kadar Brixton’da yaşadıktan sonra Kent‘e taşındılar. Bowie, 13 yaşında saksafon çalmaya başladı. Ayrıca çeşitli gruplarda yer aldı. Okul yıllarında bir kavga sonucu George Underwood tarafından sol gözü ciddi anlamda zarar gördü, 4 ay hastanede tedavisi sürdü. Doktorlar hasarın tam olarak tedavi edilemeyeceğini söylemiş, geçirdiği bir dizi operasyon sonucu üst göz kapağı ve irisi diğerinden farklı bir görünüme sahip olmuştur. 

İlk müzisyenlik deneyimini Little Richard’ın grubunda saksafon çalarak yaşayan Bowie, 16 yaşındaki mezuniyetinin ardından King Bees, Manish Boys ve Davey Jones and the Lower Third gibi bazı MOD gruplarında çalıştı. Bu gruplarla gerçekleştirdiği single çalışmaları pek ilgi görmemişti ancak bu deneyimler saksafonun yanında vokalistlik yeteneğini de geliştirmesini sağladı. Tarih 1966‘yı gösterdiğinde, Teksas’lı efsanevi kahraman Jim Bowie ve onunla bütünleşmiş olan bıçağından esinlenerek, soyadını ‘Bowie’ olarak değiştirdi ve bir yıl sonra ilk albümünü Dream Records etiketiyle müzikseverlerin beğenisine sundu. Zamanının çok ilerisinde olan bu albüm birçok farklı soundu içeriyordu. Özellikle albümün son şarkısı “Please Mr. Gravedigger”da kullandığı değişik vokal efektleriyle birçok müzik eleştirmeninin ilgisini çekti. (Dinlemenizi öneririm) Daha o dönemde kült albüm kategorisine sokulan bu başarılı başlangıçla, prodüktör Tony Visconti ile beraber birçok klasik parçaya imza atmış oluyordu. Bowie 1970‘te goth rock, darkwave ve sci-fi alt yapılarıyla kaydettiği “The Man Who Sold The World” albümünü yayınladı. Müzik otoriteleri albümün Bowie’nin gerçek hikayesini anlatan şarkı Nirvana başta olmak üzere birçok müzisyen tarafından yeniden yorumlanarak klasik oldu. Bu albüm ayrıca Glam Rock türünü başlatan çalışma olarak müzik tarihine geçti.
Bu süreçte bir çok albüm ve şarkının yanı sıra konser ve turne programlarıyla da adını daha geniş kitlelere duyurdu ve yıldızı parlamaya devam etti. Bowie konserleri her zaman yenilikçi ve göz kamaştırıcı olmalarıyla dikkat çekti. Müzikte her zaman denenmeyeni deniyor, sahne performansı ve tiyatral gösterileriyle odak noktası haline gelmeyi başarıyordu.

John Lennon ile birlikte yaptığı Fame, Amerika‘da bir numaraya yükselen ilk single’ı oldu. Albümü, The Man Who Fell To Earth isimli bilim kurgu filmi takip etti. George Orwell’ın “1984” adlı kitabından etkilenerek, 1974 Nisan ayında “Diamond Dogs” albümünü yayınlayan David Bowie’nin, sonrasında çıktığı turnede gerçekleştirdiği performanslar BBC televizyonunca belgeselleştirilerek “Cracked Actor” adıyla yayınlandı. Aynı sene “David Live” adlı ilk konser albümünü piyasaya süren sanatçı, bu albümle İngiltere listelerinde 2 numara olmayı başardı. 1985‘de The Falcon And The Snowman filmi için Pat Metheny Group’la birlikte This Is Not America, ardından Mick Jagger ile Dancing In The Street isimli parçaları yaptı. 1993‘de yeniden solo çalışmalara yönelen sanatçı, soul, caz ve hip-hop altyapılı “Black Tie White Noise” adlı albümünü yayınladı ve zirveye yerleşti. Albümünde Amerika’daki ayrımcılığı eleştiren Bowie, “Jump They Say” single’ı uzun süre başarısını devam ettirdi. 2002‘de “Best Of Bowie”, 2003‘te “Reality” adlı albümler müzik marketlerdeki yerlerini aldılar. Ardından “A Reality Tour” adlı turneye çıkan Bowie, turnenin hemen başında kalp krizi geçirdi ve konserlere ara vermek zorunda kaldı. Kısa sürede iyileşen sanatçı, turneye kaldığı yerden devam etti ve 2004 senesinde “A Reality Tour” adlı DVD’yi yayınladı.Aynı sene “Shrek 2” ve “The Life Aquatic With Steve Zissou” adlı filmlerin soundtrack’lerine katkıda bulundu.

Bowie, Rolling Stone'un "Tarihteki En İyi 500 Albüm" listesinde 6. sıradadır ve "Tarihteki En İyi 500 Şarkı" listesinde de 5 şarkısı bulunmaktadır. Bowie, aynı derginin "Tarihteki En İyi Şarkıcılar" listesinde 23.cü sırada yer alırken, BBC'nin yaptığı "En Büyük 100 İngiliz" listesinde de 21. sırada yer almıştır. Kariyeri boyunca 140 milyon civarı albüm satışı elde etmiştir. MTV ve Blender'in yaptığı ankette tarihteki en iyi ses sanatçıları arasında yer alan sanatçı, OnePoll anketinde Rock Tanrılarından biri olarak gösterilmiştir. 2008 senesinde Yaşam boyu Başarı Grammy Ödülü almıştır. Blender dergisi Bowie'yi tüm zamanların en önemli rock dehaları arasında göstermiştir. Aynı zamanda, bir oyuncu olarak da eleştirmenlerden yüksek puanlar toplamayı başarmıştır. The Man Who Fell to Earth filmindeki performansı ona Saturn Ödülü kazandırmıştır. Zoolander (2001) filmi ile MTV Film Ödülüne aday gösterilmiştir. MTV, aynı şekilde kendisini video kliplerdeki başarısından dolayı Video Vanguard ödülü ile onurlandırmış ve Hollywood bulvarında 1997 yılında bir yıldız verilmiştir. Bowie, 2003 senesinde kendisine teklif edilen şövalyelik unvanını geri çevirmiştir.  Ve maalesef  10 Ocak 2016 tarihinde, 69. doğum gününden 2 gün sonra, 18 ay boyunca mücadele ettiği kansere yenik düşerek hayatını kaybetti.

Öylesine dolu bir hayat yaşamış ki, buraya hepsini almam mümkün olmadı. Kendi sanatını icra ederken daima farklı bir yerde görüyordum Bowie' yi, çok yakın hissettiğim az sayıda sanatçılardandı. İstediği gibi yaşadığını ve bu konuda da çok samimi olduğunu hissettirdi daima. 

Huzurla, ışıklarda uyusun diyor ve bizi izlediğini düşündüğüm yere selam niyetine çok sevdiğim "Space Oddity" adlı şarkısını da buraya ekliyorum.

Sevdiklerinizle keyifli bir pazar dilerim,





{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






6 Mart 2024 Çarşamba

BİR KELİME = TAY






Tay (I) : (isim, hayvan bilimi) Üç yaşına kadar olan at yavrusu.


Tay (II) : (Farsça) 1. (sıfat, ağızlardan) Denk, eşit, eş olan.

2. (sıfat, ağızlardan) Hayvanın bir yanındaki yük.



Birleşik fiil olarak kullanımı aşağıdaki gibidir:
 
Tay gelmek : (ağızlardan) Denk, eşit olmak.



Kelimenin Kökeni :

Tay 1 : Eski Türkçe tay sözcüğünden evrilmiştir.

Tay 2 : Fransızca taille "kesim, özellikle giysi kesimi" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Fransızca tailler "kesmek" fiilinden türetilmiştir. Bu sözcük Geç Latince taliare fiilinden evrilmiştir.


(Kelime kökeninde, Fransızca' dan türetilmiş olması beni şaşırttı, ancak  'Ad dilinden alınan tay kelimesinin' Eski Türkçe' de "taj" olarak kullanıldığını da araştırırken öğrendim.)






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-






not: gif, pinterest.com dan alıntıdır.




3 Mart 2024 Pazar

PAZAR GÜNÜ MÜZİĞİ 🎵





Shigeru Umebayashi
 
19 Şubat 1951 tarihinde, Fukuoka-Japonya’da doğmuş bir Japon bestecidir. EX adlı, new wave rock müzik akımının lideri olan grupla birlikteyken tanınmış ve grup dağıldığında, tek başına 1984 yılında film müziği bestelemeye başlamış ve 1985 yılında Japon film prodüksiyonu Sorekara (And Then) için bestelediği müzik ve birçok film müziği ödül kazandığında yeteneği hemen fark edilmiştir. Kariyeri boyunca 40’tan fazla Japon ve Çin filminin müziklerini bestelemiştir. 

Jet Li'nin "Fearless" filmi için Hong Kong'dan Ronny Yu, "Mare nero" filmi için İtalya'dan Roberta Torre,  "Tears for Sale" filmi için Sırbistan'dan Uros Stojanovic, "Hannibal Rising" filmi için İngiltere'den Peter Webber gibi yönetmenlerle çalışarak dünya sinemasındaki çok yönlülüğünü de kanıtlayan sanatçı, ayrıca Tom Ford'un (2009) yönettiği A Single Man'in müziğine de katkıda bulunmuştur. 2012'de Meksika Akademi Ariel Ödülü, 8. Asya Film Ödülleri'nde 2014 En İyi Besteci Ödülü ve 33. Hong Kong Film Ödülleri'nde 2014 En İyi Besteci Ödülü kazanan Umebayashi, 2015 yılında Gidon Kremer tarafından, onun ünlü topluluğu Kremerata Baltica için yeni ve orijinal bir müzik olan Japon Dört Mevsimi'ni yazmak üzere görevlendirildi. Shigeru Umebayashi, Sinema Sanatları ve Bilimi Akademisi ile Dünya Film Müziği Akademisi'nin üyesidir.

Batı’da, en çok Wong Kar-wai’nin çektiği “In the Mood for Love” (2000) filmindeki müziklerden "Yumeji's Theme"  ile tanınmıştır. Dinlediğinizde mutlaka melodiyi hatırlayacaksınız. Bunun dışında "2046", "House of Flying Daggers", "Tears for Sale", "A Single Man" filmlerinin müziklerini tavsiye ederim. Ki ben de buraya en çok sevdiğim bestesini, "A Single Man" filminden seçip, ekledim.

Uzakdoğu müziklerinde bir yükseliş ve iyi bestecilerin çıkışlarını gözlemliyorum. Tabii ki daha önce de vardılar ancak gündemde daha çok batıdaki sanatçılar yer aldığından, geç farketmiş olabilirim. Özellikle film ve dizi sektörünün, bu müzikler sayesinde çok daha etkili olduğu yadsınamaz bir gerçek bana göre. Belki müzik ilk tercihim olduğundan kayırıyor da olabilirim :)

Dilerim bugünün yayını ve sanatçısı pazar gününüze renk katmıştır.

Müzikli günler,






{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-