Geçen pazar dersten kaytardım biliyorum 😊 Aslında tam kaytarma diyemeyiz, bir nevi mecburiyet. Bulunduğum yerde internet yoktu. Şaşırtıcı değil mi? Ben de şaşırdım önce, hatta serzenişte bile bulundum. Ancak bunun ne büyük bir nimet olduğunu sonra farkettim.
Bulunduğum yeri daha sonraki yazıda anlatacağım. Bugünkü yazı konusu şarkı ise, daha önce bildiğim ama o kadar önemseyip takibe almadığım biriydi. Ta ki, bulunduğum yerde bu şarkısını duyana kadar.
Antony Hegarty 1970 yılında İngiltere' de doğmuş. İlk kez 1997 senesinde sahneye David Bowie' nin bir şarkısının coverıyla çıkmış, daha sonra Antony and The Johnsons adlı grubu kurarak 4 albüm yapmışlar. Sonrasında ise tek başına yol almayı seçmiş. Bir yazıda "Hopelessness’daki elektronik tınılar çağımızın sorunlarını su yüzüne vururken Anohni (ya da Hegarty) incelikli ve tutkulu vokaliyle bir tasarım olarak başka bir dünyanın ihtimaline şiirsel göndermeler yapıyor." diye yazmış. Evet çok haklı, Antony' nin sesi şiirsel bir şakıma bana göre. Google' dan aratıp diğer parçalarını, hayatını görebilmeniz mümkün. Ben sizi tanıştırma görevini üstleniyorum. Tanıyanlarınız varsa onlara selam olsun. 💓
Bir pazar gününden daha merhaba. Evet gün geçmek üzere neredeyse farkındayım yine de yakaladım kaçmadan 😀
Yine değişik bir ses yakaladım meşhur radyomda. Bu grubun adı da ilginç. Önce şarkının adı sandım hatta. 2011 den beri piyasada varlık gösteriyorlarmış, bir kaç albümleri de mevcut. Ekşi sözlükte "Gaffola" adlı şarkısını da methetmişler. Ben pazarı pazartesiye bağlayan güne atıfta bulunan şarkılarını konuk ettim.
Diğer şarkıları dinlemek size kalmış. İyi dinlemeler 🎧
Aylardan Ağustos, ekran başına oturma planlarımı bugün, tam şu saatte gerçekleştirmeye karar verdim.
Sabahları (daha doğrusu gün boyu) radyo ile hemhal olduğumdan ilginç müziklerle, yeni şarkıcılar ve şarkılarla karşılaşmam olağan. Bu şarkı çocukluk yıllarıma tekabül ediyor, Filiz Akın' lı, Hülya Koçyiğit' li, Türkan Şoray' lı zamanlara...
Filmlerdeki şarkıların neredeyse hepsini seslendiren Belkıs Özener, ağızlarını mimiklerle oynatan ise artistler. Çok zaman geçmiş üstünden ama nasıl da bazı anlar pırıl pırıl.
Filmler demişken, şu ara taşınma, yerleşme koşturmacalarının yorgunluğunu, akşamları netflixten izlediğim dizi ya da filmlerle atmaya çalışırken, izlediğim dizideki bir aktris, mimikleriyle, göz süzmeleriyle ne kadar da Hülya Koçyiğit' in kopyası şaştım vallahi. Bahsettiğim aktris Jennifer Lowe Hewitt. İzleyenler belki katılacaklar bana 😊
Neyse şarkıyı dinliyor musunuz? Nasıl yumuşak bir akışı var değil mi sesin? Ah ses ! Dünyanın en mükemmel enstrümanı. Onun üzerinde hakimiyeti sağlayıp, istediği inceliğe ve kalınlığa çekenlere hayranım. Pazar günümü ses keşiflerine ayırıyorum. Şimdilik hoşçakalın...