doğa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
doğa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Eylül 2019 Çarşamba

Ağaç Ev Sohbetleri #02










Ağaç ev sohbetleri sevgili Edischar ve AkkurtTaha blogdaşlarımızın önayak olmasıyla başladı. Ben ikincisine yetiştim. Herkesin konu önerisinde bulunabileceği bu sohbetlerde, bu hafta İrem Can' ın önerisiyle can çekişen dünyamız ve doğa ele alınmakta. "Doğamız giderek tehlike sinyalleri veriyor. Küresel ısınma ve çevre kirliliği en had safhada. Bunlar için geri dönüşüm, sıfır atık, daha az tüketim hatta poşetlerin paralı olması gibi önlemler alınıyor. Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? Geleceğimiz için daha yaşanılır bir dünyayı nasıl sağlayabiliriz?"


Onların yazılarını aşağıya linkleriyle ekledim.






Çoğu bloggerın sayfasında yorum olarak fikirlerimi belirttim aslında ve söyleyeceklerim ve bilgi sahibi olmadığım konular da dahil, diğer blogdaşlar tarafından yazıldı. Benim buna katacağım daha ne olabilir bilemiyorum.

Hatırlarsınız belki, bir aralar sık duyduğumuz bir laf vardı, "biz bu dünyayı atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan emanet aldık" diye. Emanet aldığımız şeyi hor kullandık. Bu dünya, bu atmosfer, bu toprak, bu su hiç bitmeyecek sandık herhalde. Çok yakın gelecekte önce 3. dünya ülkeleri -ki çevre mühendisi bir arkadaşın yazdığına göre maalesef olmaya başlamış bile- ve daha sonra da o kendilerini ve sınırlarını özenle(!) koruyan parlak ülkeler de dahil olmak üzere, her yer birer çöplük olacak. Aileleri ve kendileri için onlarca yatırım yapan insanlık, ülke ve dünya geleceği için ciddi yaptırımlardan nasıl uzak kalabiliyor anlayamıyorum. 

Diğer bloggerların yazdığı gibi ben de bir takım önlemlerle yaşamayı denedim. Toprağım için tüm gıda atıklarını kompost' a dönüştürmeye, spreyli herhangi bir şey kullanmamaya, deodorantımı, diş macunumu, deterjanı hep en doğal malzemelerden kullanmaya çalıştım, halen de devam ediyorum. Ama yetmiyor biliyorum. Önlemler ülkeler bazında olmalı ve toplumlara indirgenmeli. 

Ben bahçemde güneş enerjisi kullanırken,  bahçenin yanından cayır cayır benzin yakarak giden aracın dumanına maruz kalıyorsam, toprağı zenginleştirmek için besin atıklarını dönüştürürken, benim devletim bir başka ülkenin çöpünü, zehirini ithal ediyorsa benim canım sıkılır !

Zaten canımın sıkılmasına da bakmaz, tüm dünya çöküşe doğru gider.

Son söz; 

"Son ağaç kesildiğinde, son ırmak kuruduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak."














{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-








not: kullanılan görsel Edischar' ın bloğundan alıntıdır.





22 Nisan 2019 Pazartesi

🐦 Doğa Senfonisi 🎶







Video kurgu : Momentos
Müzik : Doğa :)






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-




not: videoda kulanılan fotoğraflar pixabay.com' dan alıntıdır.




9 Nisan 2018 Pazartesi

Saksıdaki güzellikler 🌺





Saksıda yetiştirdiğim frenk soğanının, tohuma kaçtığını ve çiçek açtığını görünce hemen fotoğraflamak istedim.

Çiçek açılmasını henüz tamamlamadı, en son halini de daha sonra buraya ekleyeceğim. 

Sukkulentleri çok severim, yetiştirmesi de kolaydır.

Ancak yıllardır arkada flu olan görüntüsüyle izlemeye alıştığım çiçeğin, sürpriz şekilde çiçek açması beni çok mutlu etti.

İzlemesi çok keyifli.

Bu bol tüylü kaktüsü sona bıraktım. Nisan ayında, tam tepesini taç gibi çevreleyen, minik fuşya renkli çiçekleri açmaya başlar. Şu anda diğerleri top halinde yüzeye çıkmaya çalışıyorlar, tek bir tane çiçek kendini göstermiş. En son halini tekrar çekip, burda yayınlayacağım.






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-





not: fotoğrafların üstüne tıklayarak daha büyük boyut izleyebilirsiniz.
       fotoğraflar ​M©MENT©S'​ a aittir.​


21 Şubat 2018 Çarşamba

Cemre havaya düşünce 🌈






 Havaya düştü cemre

 Yüzler güldü yeşilliği görünce

Çiçekler hazırolda

Kimi tomurcuklarsa yolda

Gül, bekler bülbülünü

Gala, hüzünle hatırlar dünü.






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-



not: fotoğraflar ​M©MENT©S​ aittir.​



19 Temmuz 2012 Perşembe

gül ibrişim













Seyretmesi çok keyifli bir ağaç. Çiçekleri, bir balerin zerafetinde duruyor dallarda. Etrafına saçtığı koku ise, insanın aklını başından alacak cinsten. Saçaklı çiçeklerini alıp yüzüne sürmek istiyor insan. Göz ve burun algılayıcılarına müthiş hitap ediyor. Üstelik adı da kendi gibi zarif bir salınımda. "GÜLİBRİŞİM" insan söylemeye doymuyor... gülibrişim.. gülibrişim... gülibrişim... gülibrişi... 











not: ağaç hakkında detaylı bilgi için buraya tıklayın.