gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ağustos 2019 Perşembe

Baştanbaşa Balkanlar Gezisi 2




Bat artık parlayan güneş
Karanlığa karış
Ve sen de ayışığı
Sen de kaybol


Keder ormanı, benim üzgün kardeşim
Gel birlikte üzülelim;
Sen yapraklarına
Ben gençliğime


Senin yaprakların, kardeşim
Geri gelecektir yine
Fakat benim gençliğim, kardeşim
Bir daha geri gelmeyecek


*************
Hüzünlü bir şarkı yukarda yayınladığım. Buradaki savaşın etkileri ve ölümleri, şarkıyı anlamasak bile nağmesi ve okunuşundan acıyı hissetmemek mümkün değil. Türkçe sözlerini de ekledim belki okumak istersiniz diye.

Öte yandan videoda şarkıyı söyleyen genç Makedon şarkıcı Tose Proeski, Balkanların Tarkan' ı olarak anılıp sevilmekte iken, maalesef Hırvatistandaki bir trafik kazasında hayatını kaybetmiş.

Coğrafya olarak çok gerginlik ve acı yaşanmış yerlerde bulunduk. Benim gözümün önünden de "Before the Rain" filmi sıklıkla geçti. Seyretmemiş olanlara tavsiye ederim.

Ertesi gün 320 km yaparak Sarajevo (Saraybosna) ya geldik. Bu şehirde gerçekleşen çatışmaların izlerini maalesef her binada gözlemledik. Şehir merkezinde asfaltta bazı yerleri kare çerçeve içine almışlar ve içi kırmızı boyalıydı. Bunun, tam da o yerde yüzlerce  kişinin  öldürüldüğünü hatırlatan bir ritüel olduğunu öğrenince içimiz daha da buruldu.

Başçarşı' da gezindikten sonra, Kurşunlu Medresesi, Hüsrev Bey Camii, Saat Kulesi, Katolik Katedrali, Ortodoks Kilisesi ve 1. Dünya Savaşının çıktığı Latin Köprüsü ve Fatih Camii' yi ziyaret ettik. Rehberimiz, Osmanlı Çeşmesinde iki çeşme olduğunu, hangisinden su içtiğimizi unutmamamızı söyledi. Sonra kimlerin nerden içtiğini sorunca, kimimiz soldan, kimimiz de sağdan içtiğimizi söyledik. 

Rivayete göre soldan içenler bu şehre bir daha geleceklermiş (ki ben soldan içtim) sağdan içenler de Sarajevo' lu biriyle evleneceklermiş. :)

Saraybosna'dan hareket ederek Mostar' a geldik. Sonrasında bir Osmanlı köyü olan 
Poçitel' e ve akşam konaklayacağımız Trebinje' ye vardık.




Saraybosna kütüphanesi

Başçarşı içinde camii

Başçarşı

Başçarşı dükkanları

Hüsrev Bey Camii bahçesinde çeşme

Hüsrev Bey Camii ve Saat Kulesi
Katedral önünde Papa heykeli
Katolik Katedrali










Sönmeyen Ateş Anıtı

Sönmeyen Ateş Anıtı

Başçarşı dükkanları

Neretva Köprüsü

Düşman askerleri köprüden geçerek yaralı askerlerini öldürmesin diye, Tito köprünün yıkım emrini vermiş.



Savaşın acımasız izlerini taşıyan bir ev

Mostar

Köprü kenarında tarihi evler
 

Köyün gençleri bahşiş karşılığında köprüden dereye atlıyorlar.

Mostar Köprüsü

Poçiteli - eski Osmanlı köyü

Poçiteli kalesi

Unesco tarafından kültür mirası seçilmiş

Köyün taş merdivenleri

Çatılarda kayrak taşları var, zorlu geçen kış ve sıcak geçen yaza karşı



Köyden manzaralar
Ve akşam otelde kalacağımız Trebinje şehrine geldik.

Trebinje




(devamı var)








{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-







not: fotoğraflar ​M©MENT©S​' a aittir.



5 Ağustos 2019 Pazartesi

Yeşil Kirpikli Sevgili 💚






Sıcak Ağustosta hayatımızın geri kalan kısmına devam ediyoruz. Bezmiş olanlara karşılık, başka ülkeleri gezip gelmiş olmanın keyfi var üstümde. 

Ebeveynlerimin geldiği ve o zamanlar tek ve güzel bir ülkeyken, birbirlerini paramparça etmiş ve bölünmüş kara parçalarına dönüşen ve yıllar sonra bu bölünmüşlüğün, aslında kendilerine hiçbir fayda sağlamadığını pişmanlıkla anlayan insanların yaşadığı yerlerde dolaştım. 

Kameramda çok fazla fotoğraf karesi var. Kurguyu tamamladıktan sonra yayınlayacağım. Yukardaki seramik heykel orda gezdiğim bir sergiden, detaylar daha sonra.
 
Sadece şunu söyleyebilirim ki, kalbim ve ruhum orda kaldı. 
 Aile büyüklerinden dinlediğim o güzel ülkenin yeşilliği ve dağlarından, göllerinden içtiğim suyun tadını bizzat yaşadım.

İyi ki o ülke toprakları bizde kalmamış ! İyi ki...






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-





not: yazıda kullanılan fotoğraf ​M©MENT©S​ a aittir.​


13 Mart 2018 Salı

Bornova' da köşkler




Daha önce şehir içinde gezinirken, bilmediğimiz, yanından geçerken farketmediğimiz yapılardan bahsetmiştim "Dramalılar Köşkü" yazımda.

Belediye bazı köşklerin tarihçesini, bina duvarına iliştirdiği tabelayla verirken, bazı köşkleri nedense es geçmiş.  Bunlardan bir tanesine denk geldim. Levantenlerin yaşadığı bir köşkmüş burası, içindeki zarif odaları, merdivenleri, bahçesi ile aniden karşısına çıkıveriyor insanın. 

Sahipleri bazı eşyaları (avize, dolap ve dolap içinde detaylanan minik eşyalar) sergilenme amacıyla bırakmışlar -şimdiki adıyla Kafepi- köşkte. 

Bahçesinde kuşların bolca öttüğü, çiçeklerin salındığı, kedilerin kafe içinde ve dışında rahatça dolandığı, çalışanlarının güleryüzü, saygılı ve ilgili davranışlarıyla çok beğendiğim bu yeri fotoğrafladım.

Sizi fotoğraf kareleriyle başbaşa bırakıyorum.







































 



















{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-




not: fotoğraflar ​M©MENT©S​' a aittir.​