mim etkinliği etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mim etkinliği etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Aralık 2024 Cuma

MİM ETKİNLİĞİ






Yıllar sonra bir mim etkinliği için yazıyorum. Sevgili Blog Forum' un önderliğinde etkinlik anketi yapıldı ve iki soruluk bir yayını hazırlayıp, sundu bile bloğunda. Onun yazısını okumak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.

Lafı uzatmadan (bilirsiniz ki kısa cümleleri pek severim) hemen başlıyorum.


2025 Yılından Beklentilerin Neler?

Huzurlu bir ülke, yüzü gülen iyi eğitim almış, iyi beslenen, düşünerek hareket eden insanlar, sağlıklı olmak, gelecek kaygısı ve korkular olmadan yaşamak.


2024 Yılı Nasıl Geçti?

Benim için genel olarak iyi geçti, radyo ve blog yayınlarımı severek devam ettirdim, sağlığım iyiydi, büyük problemler yaşamadım. Ancak çevremde yaşananlardan etkilendiğim şeyler oldu, halen de olmakta. Hayatın devam ettiği gerçeğine sarılıyoruz hepimiz ama içten içe bir çürümeyi de, ölü balık gözlerimizle izliyoruz ne yazık ki. 2024 ün son haftalarını içimizde umutla, bir sonraki yıla devredeceğiz. Dilerim 2024 ü aratmayan, parlak bir yıl olsun yenisi.

Soruları hazırlayan Sinan' a teşekkürlerimi iletirken, mime katılmak isteyen herkesi davet ediyorum.




{ಠ,ಠ}
 |)__) 
-”-”-




not: görsel, blogforum' dan alıntıdır.




20 Kasım 2021 Cumartesi

BLOG YORUMLARI (MİM)







Sevgili Blogger Yıldız bir mim hazırlamış. Ben de kendi cevaplarımı aşağıda yayınladım. Yıldız' ın bu sorulara yanıtlarına ise şuradan ulaşabilirsiniz. Kendisine buradan teşekkürlerimi ileteyim.



1- Yaptığınız paylaşımla ilgili yorum alış-verişine önem verenlerden misiniz?

Yıllar evvel blog yayınlarına ilk başladığımda, yazı altına yorum almanın önemli olduğu gibi bir kanı vardı. Sonradan bunu önemsemedim, çünkü bu serüveni kendim için başlatmıştım. Yorum gelse de hoş, gelmese de.

2- Yorum geldiğinde iade-i ziyaret yapar mısınız?

Yorum yapan kişiyi hiç tanımıyorsam, bloğuna ulaşmaya ve neler yazdığını öğrenmeye çalışırım. İlgi alanımda ise devamını getiririm ama değilse ilgi dışı kalır.

3- Okunmadan yorum bırakıldığını ya da hızlıca göz gezdirildiğini hissettiğiniz olur mu?

Elbette, yayına okumadan yorum bırakmak, hariçten gazel atmak gibi oluyor. Yorumcu başka bir şey anlatıyor, yayın bambaşka bir şey. 

4- Önünüzdeki yazıyı okuduktan sonra o yazıya gelen diğer yorumları da okur musunuz?

Bu genellikle ruh halime bağlıdır. Yazıdan çok etkilenmişsem hemen kendi yorumuma geçerim. Sonra okurum yorumları ya da okumam.

5- Yazınıza gelen yorumları cevaplar mısınız?

Yorum denetimi benden geçtiği için gelen yanıtları görür ve ben de karşı cevap veririm.

6- Yorumları biriktirip hepsini aynı anda mı açarsınız? Neden?

Eğer dışarda değilsem kesinlikle hepsini anında cevaplarım. (Yorum denetimi ile ilgili açıklamayı daha önce Sevgili Yıldız' ın bloğunda yapmıştım.)

7- Yazıyı okuduğunuz halde yorum bırakmadan ayrıldığınız olur mu?

Evet oluyor ama bunun çeşitli sebepleri var. Ya sonra yazarım diye bırakıyorum, ya yorum bırakmakla ilgili bir sıkıntı yaşamışımdır o anda, ya da yazacak bir şey bulamamışımdır.  

8- En az ve en fazla yorum alan paylaşımlarınız hangileri?

Buna cevap vermek istemiyorum çünkü ilgi alanım içerisinde değil bu soru.

9- Hiç yorum almayan yazınız oldu mu?

Yazılarımı yoruma kapattığım dönemler oldu.

10- Daha önce hiç bir etkileşimde bulunmadan, tesadüfen tek bir yorumunu okuyup beğenerek takibe aldığınız biri oldu mu?

Elbette olmuştur, bundan sonra da olacak. Ama yıllar öncesinden ve artık blog yazmayan "Tomrukcan" diyebilirim bir isim vermem gerekiyorsa.

11- Size göre yorum bırakmada en iyi ve en sürekli olan bloglar hangileri? (En az 3 isim veriniz)

Hiç kimseyi bir diğeriyle kıyas etmek istemem. Öyle zaman olur ki, hiç yorum yazmamış bir takipçi bir yayında yorum yapar ve dokunduğu yer tüm boşlukları kaplar. 






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-




not: kullanılan görsel Yıldız' ın yayınından alıntıdır.





4 Aralık 2020 Cuma

SİLMEDEN










Kadın bilgisayar başına oturdu. Parmakları klavyede dolaşmaya başladı. Ne yazacağını bilmiyordu. Bir mime davet edilmişti. Aklında ne varsa yaz partisiydi bir nevi ama sakın değiştirme. Aklından, pardon parmaklarından çıktığı haliyle, değiştirmeden, silmeden. Tek şart bu. İyi de devamı nasıl gelecek bilmiyordu ki.. 

Belki de biliyordu, kaçın kurasıydı yazmakta. İçinden kahkaha attı. 
Ben seni suya götürür, susuz da getiririm dedi. 
Sonra tam silmeye yeltendi bu satırı, "hoop" dedi yazı başlığı, silemezsin!

Ay tamam dedi. Bari daha fazla yazmayayım da silinecek şeylerin silinmezliği artmasın.
:)))))




(bir Kahve Zamanı mim etkinliğidir.)






{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-

 

 

not: kullanılan gif Yandexten alıntıdır.