"Baban diyor ki ‘Meserret çocukların, yalnız / Çocukların payıdır!’ Ey güzel çocuk, dinle." - Tevfik Fikret
Kelimenin Kökeni :
Arapça srr kökünden gelen masarrat مسرّة "neşe, sevinç, gülüş" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük, Arapça sarra سرّ "neşelendirdi, gıdıkladı" fiilinin mastarıdır.
Postmodern Jukebox, aynı zamanda "PMJ" olarak da bilinir, 2011 yılında aranjör ve piyanist Scott Bradlee tarafından kurulan bir müzikal topluluktur. Scott Bradlee'nin okuldan arkadaşları ile Astoria'daki apartman dairesinde video çekmeye başlamasıyla Postmodern Jukebox ortaya çıktı. Grup basçı Chris Anderson, saksafoncu Ben Golder-Novick, arpçı Brandee Younger ve vokalist Emma Walker'dan oluşuyordu.
Grubun farkı; günümüzde yer alan modern pop veya folklorik parçaları, postmodern bir üslup ve tavırla sunmasıdır. Bunu yaparken aynı zamanda solo/ koro ve görsel sunumla dinleyiciye farklı tınıda, işitsel bir deneyim kazandırmasıdır. Daha çok 20. yüzyıl başlarını benimseyen bu grup jazz ve swing tarzlarını yansıtmaktadır. Her şarkıyı grupta yer alan yetenekli ve farklı sanatçılar seslendirmektedir. Oldukça geniş bir yelpazesi olan bu topluluk, şarkıları olduğu kadar sanatçı seçimleri arasında da çeşitliliğini korumaktadır.
Bu sanatçılar arasında Miley Cyrus, Katty Perry, Lady Gaga, Tove lo, Britney Spears ve Radiohead gibi sanatçılar/gruplar yer almaktadır. Youtube, İnstagram, Twitter gibi sosyal medya platformlarında da her geçen gün abone sayısı artan PMJ, şu anda 6.15 milyon aboneye sahiptir ve günümüzde 70'ten fazla sanatçıyla çalışmakta ve halihazırda 6 farklı kıtada turlar düzenlemektedir.
Başlangıç olarak videolar; Bradlee’nin evinde oluşturulurken, şimdilerde ise çeşitli setlerde tamamlanmaktadır. PMJ resmi sitesinde inceleyeceğiniz gibi, Postmodern Jukebox Youtube kanalı, Spotify gibi platformlardan da ulaşabilirsiniz.
Düzenlemesini yaptıkları daha fazla eseri dinlemek isterseniz, buraya tıkladığınızda, grubun 51 şarkısının olduğu videoya ulaşacaksınız. Ben bu grubu, Sevgili blogger Kırmızı Ruh sayesinde tanıdım, sevdim. Yayına katkısından dolayı teşekkür ederim.
"Güneş ise afacan bir çocuk gibi bulutlarla saklambaç oynuyor, bir kaybolup bir gözüküyordu." - Ayşe Kulin
Kelimenin Kökeni :
"Türkçe év- "acele etmek, koşuşmak" fiilinden +AcAn sonekiyle türetilmiş olabilir; ancak bu kesin değildir." diye bir not var internet sayfasında.
Bunun haricinde aşağıdakiler de ayrıca not olarak eklenmiş;
Tarihte En Eski Kaynak
évecen "acul, aceleci" [ TDK, Tarama Sözlüğü (1400 yılından önce) : Adem oğlanı ve Adem peygamber évecen yaratıldı ]
afacan "yaramaz, yerinde durmaz (çocuk)" [ Ahmet Vefik Paşa, Lugat-ı Osmani (1876) ]
Önemli Not: Bu kaynak kayıtlara geçmiş ve bu kelimenin kullanıldığı yazılı ilk kaynaktır. Kullanımı daha öncesinde sözlü olarak veya günlük hayatta yaygın olabilir.
Bu kelime, Sevgili Makbule Abalı sayesinde yayına alındı. Hatırlatma için teşekkürlerimle.
1961 yılında Trabzon'da doğdu. İstanbul'da büyüdü ve birinci sınıfta müzik dersleri almaya başladı. İlk enstrümanları mandolin ve akordeon'du. Müziğe olan sevgisi ve Jazz'a olan ilgisi, Jaco Pastorius, Scott LaFaro, Charlie Haden, Ray Brown, Bill Evans, Miles Davis ve Charlie Parker'ın kayıtlarını dinledikten sonra bas çalmayı denemesine neden oldu. 90 lı yıllarda Telvin isimli grubu Erkan Oğur, Turgut Alp Bekoğlu ile kuran İlkin Deniz, bir çok şarkıya ve albüme imza attı. Son yıllarda Avrupa'nın birçok ülkesinde farklı caz gruplarıyla çaldı. 1995 yılında İlkin ve eşi Gül, İstanbul'dan Palm Beach, Florida'ya taşındı. O zamandan beri Güney Florida'da serbest basçı olarak sahne alıyor. Ancak, profesyonel olarak sürdürdüğü diğer aşkı resim nedeniyle; son bir kaç yıldır müzik kariyerine tam zamanlı olarak devam edemedi. İki kariyerini sürdürmek için şu anda zamanını iki kıta arasında bölüyor, kış aylarında ABD'de yerel sanat gösterilerine katılıyor ve yaz aylarında Türkiye'de Caz konserlerinde sahne alıyor. İstanbul'da bulunduğu süre boyunca birçok kayıt yaptı. Telvin grubuyla gerçekleştirdiği performanslardan bazıları şunlardır: Lincoln Center NY'de Jazz Made in Turkey. NY. Joe Lovano ile birlikte. Hollanda'da Kuzey Denizi Caz Festivali, Londra'da Queen Elizabeth Hall ve Almanya, Hollanda ve İstanbul'da çeşitli Caz Festivalleri.
İlkin Deniz, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Grafik Bölümü'nde okudu. Üniversiteden sonra otuzlu yaşlarına kadar İstanbul'da ressamlık yapan Deniz, şimdilerde sanatına Florida' da devam ediyor. Resimleri, Akdeniz'in yakalanması zor cazibesine ve hissine dokunuyor. İlkin Deniz'in eserlerini izlerken, belki de uzak ufukta umut fısıldayan yukarıdaki mavi gökyüzü ile aşağıdaki mavi suyun eşsiz uyumunda dinlenen bir teknenin ruhunu görebilirsiniz. Çalışmaları sıradan değil, Akdeniz'in melankolik cazibesi ile okyanusun uçsuz bucaksız mavisinin birlikteliğine dokunuyor adeta.
(http://www.ilkindeniz.com sayfasında resim çalışmalarına göz atabilirsiniz.)
İlkin Deniz' i yakından tanıma, müziğini dinleme ve konserlerini izleme şansı buldum 1990' lı yıllarda. Müthiş enerjik, yaratıcı ve çok sempatik birisiydi ki halâ da öyle. Bu yayında Sevgili İlkin' e torpil geçip iki müzik videosu yayına alıyorum. Youtube' da diğer albümlerini, çalışmalarını dinleyebilirsiniz. Umarım siz de, onun müziğinden benim aldığım kadar keyif alırsınız.
Arapça wld kökünden gelen walad ولد "çocuk" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça walada "doğurdu" fiilinden türetilmiştir.
Aynı köklerden türeyen bir başka kelime "Evlat" ise, Arapça awlād أولاد "çocuklar" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça wld kökünden gelen walad ولد "çocuk" sözcüğünün çoğuludur.
Kuzey Karolina/ Amerika' da dünyaya gelen ve gerçek adı, Eunice Kathleen Waymon olan Amerikalı şarkıcı, şarkı sözü yazarı, piyanist, insan hakları savunucusudur.
Caz, blues, soul, R&B, folk müzik türlerinde unutulmaz bir yer edinen Simone, müzikle yaşayan kalabalık bir ailede dünyaya geldi. İlk müzik bilgilerini annesinin desteğiyle edinen sanatçı, çocukluğunda kilise korosunda şarkı söylerken, yardımsever birinin ilgisiyle klasik piyano eğitimi aldı. Müziğe olan yeteneği, 10 yaşındayken keşfedilince 1950 yılında New York Juilliard Müzik Okulu'nda eğitim görmeye başladı. O günlerin yoğun ırkçı baskılarına ailesinin maddi sıkıntıları da eklenince Philadelphia'ya taşındılar. 1954 yılında bir barda şarkı söylemeye başladı.
1958 yılında ilk albümünü yaptı, aynı yıl adını İspanyolca 'kız' anlamına gelen "niña" kelimesinden türetilen "Nina" ve hayranı olduğu oyuncu Simone Signoret'ten esinlenerek, bilindiği sahne adını aldı. Siyahi hakları ve sivil haklar konularında bilinçli bir eylemci olarak bunu yaşamına yayan Simone, satış rakamları bir milyonu aşan albümlere imza attı. Başarı merdiveninin basamaklarını çok kısa sürede tırmanarak ünlendi. Klasikler arasında yer alan albümdeki "My Baby Just Cares For Me" adlı parçası 30 yıl sonra bile popülerliğini koruyarak "Chanel No:5" adlı parfümün reklam filminde kullanıldı. Bir şirketle anlaşarak art arda başarılı albümler çıkaran Nina Simone, 1961 yılında menajeri Andrew Stroud'la evlendi.
1964 yılında Philips şirketiyle anlaşma yaparak ünlü "Don't Let Me Be Misunderstood" şarkısını üretti. 1966 yılında yine şirket değiştirerek RCA ile çalışmaya başladı. Liste başı olan şarkılarını bu süreçte yapan Simone, aynı zaman diliminde Martin Luther King'le yakınlaşarak siyasi çizgisini netleştirdi. Irkçılık ve savaş karşıtı dünya görüşü yüzünden ABD'ye tavır koyarak Avrupa'ya geçti. Liberya, İsviçre, Hollanda, Belçika, İngiltere gibi ülkeler dolaştıktan sonra Fransa'ya yerleşti. 1978'de Vietnam Savaşını protesto amacıyla vergi ödemekten kaçınınca, tutuklandı. ABD'deki dinleyici kitlesinden gelen aşırı talep üzerine, 2001 yılında Carnegie Hall konseriyle yine Amerika'da göründü. Aretha Franklin, Dusty Springfield gibi sanatçıların yetişmesine önayak olan, The Beatles, Bob Dylan, Leonard Cohen gibi sanatçıların şarkılarını farklı yorumlarıyla renklendiren Nina Simone, Türkiye'de ölümünün beşinci yılında 15. Uluslararası İstanbul Caz Festivali'nde Sibel Köse tarafından yorumlandı.
Şarkı sözü yazarlığı da yapan sanatçı, 'Four Woman' adlı eserinde siyahi kadınların çektiği işkenceyi anlattı. 'Mississippi Goddam' adlı şarkısı, Medgar Evers adlı ırkçılığa direniş kahramanının öldürülmesi, bir siyahi kilisesi bombalanarak dört küçük siyahi çocuğun ölmesi gibi olayları protesto etmek için yazılmıştı.
Efsanevi caz vokalisti olarak tanımlanan sanatçı, protest kişiliği, yatıştırıcı sesi, 10 dakika uzunluğundaki "Sinnerman" şarkısıyla, aşkın karakteristiğini çizen şarkı sözleriyle akıllara kazındı. Çağdaş caz sanatçısı Lyambiko'nun Saffronia albümünü adına adadığı Simone, geçirdiği göğüs kanserinin ardından, 70 yaşındayken uykusunda yaşamını yitirdi.
O güzel şarkılarının arasından seçim yapmakta zorlandım, yayına girinceye kadar sürekli değiştirdim şarkıyı ama en sonunda bu şarkıda karar kıldım. Siz belki bu yürekli, direnişçi kadının diğer şarkılarını da dinlersiniz gün içinde.
Bugün güzel insanlardan birini daha yad ettik hep birlikte.
1954 yılında İran'ın Reşt kentinde doğan Shahrdad Rohani, İran asıllı Amerikalı besteci, kemancı/piyanist ve orkestra şefidir. Babası Rıza Rohani başarılı bir müzisyendi ve sonuç olarak ailedeki tüm erkek kardeşleri ve Shahrdad da, babalarının izinden gittiler. Diğer kardeşleri gibi 6 yaşında piyano çalmaya başladı. Çocukken tanınmış bir İranlı kemancı olan Ebrahim Rouhifar'ın öğrencisiydi. 10 yaşında Tahran Fars Ulusal Müzik Konservatuvarı'na girdi. 1975'te Viyana Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi'nde Kompozisyon ve Orkestra Şefliği okuyordu. 1984'te Rohani, Los Angeles'a taşındı. Londra Kraliyet Filarmoni Orkestrası, Minnesota Orkestrası, Colorado Senfoni Orkestrası, San Diego Senfoni, Indianapolis Senfoni Orkestrası, New Jersey Senfoni, Zagreb Filarmoni Orkestrası, Amerikan Gençlik Filarmoni Orkestraları ve diğerleri dahil olmak üzere birçok prestijli orkestrada konuk şef olarak yer aldı.
Rohani, 1993'te Londra Kraliyet Filarmoni Konser Orkestrası ile Atina-Yunanistan, Akropolis' te düzenlenen bir açık hava konseri olan "Yanni Live at the Acropolis" konseri sırasında Yanni'nin klavye bestelerini desteklemek için altmış parçalık bir orkestra düzenledi ve yönetti. "Yanni Live at the Acropolis", hem eleştirmenler, hem de izleyiciler tarafından beğenildi ve Amerika Birleşik Devletleri'nde Public Television'da şimdiye kadar gösterilen en çok izlenen program oldu ve tüm zamanların en çok satan ikinci müzik videosu oldu.
1994 yılında ABD vatandaşı olan Rohani, 1998 yılında Tayland hükümeti ve 13. Asya Oyunları komitesi tarafından açılış törenlerinin müziğini bestelemek ve yönetmek üzere görevlendirildi. Beste, Asya Oyunları'nın en popüler şarkısı oldu.
Blogda, "Bir Kelime = Kallavi" yayınında dinlediğiniz müzik çok beğenildiğinden, Rohani' yi pazar günü için yayına almak istedim. Youtube' da diğer eserlerine de göz atabilirsiniz.
Keyifli, huzurlu, sevdiklerinizle birlikte geçireceğiniz çok şık bir gün dilerim.
.gif)
