"Bir kuş uçurdum bugün hayatımdan" dedi tül perdelerin ardından sokağa bakarken.
Hem
kendini, hem kuşu özgür bırakmıştı ona göre. Bir kafesten çıkıp gelen
kuş, onun yanında mutlu gözüküyordu. Zaman geçtikçe birbirlerine
alışacaklar ve alışkanlıkla sahiplenmeye doğru yol alacaktı duyguları,
bunu hissediyordu. Korkuları vardı; ya bir gün kuş sahibine dönmek
isterse, ya sahibi onu arayıp bulup dönmeye ikna ederse, ya da bir gün o
kaçmasın diye kendi hayatlarını bir kafese dönüştürürse. Hayatın içinde
yanyana durmakla, sahiplenmek arasındaki ince çizgiyi geçmekten oldum
olası korkmuştu. Bu kendisine acı vereceği kadar onu da incitirdi.
Kocaman bir tepeden gözünü kapatıp yüreğiyle boşluğa atlamak ve uçmak
isterdi onunla ama aynı değillerdi. Birinin kanadı vardı, ötekinin
kolları. Biri çırpardı kanatları, öteki kollarıyla sarardı. Biri uçardı,
öteki yürürdü.
Hayat
nerden baktığınla orantılıydı. Onun baktığı yerden görünen şey, onu
tedirgin ediyordu. Tedirgin eden şey, aynı zamanda onu mutsuz da
edebilirdi. Eğildi, minik öpücük kondurdu ve avuçlarının içinden bıraktı
kuşu. Kollarını, sanki kanatlarıymış gibi yavaşça indirirken, gözden
kayboluncaya kadar baktı ardından.
{ಠ,ಠ}
|)__)
-”-”-
not: kullanılan fotoğraf M©MENT©S arşivindendir.
ÇOK İSABETLİ BİR KARAR VERMİŞ BENCE DE. KUŞLAR ÖZGÜR OLMALI.
YanıtlaSilEğitim Pınarı,
SilÖzgürlük güzel şey 🙏
Teşekkürler ☺
Oh, a poor bird. It's so sad.
YanıtlaSilEvi Erlinda,
YanıtlaSil🤗
yine bir momentos klasiği...
YanıtlaSilIstanbulacilelektrikcisi,
SilTeşekkürler 😊🤗
Hayat nerden baktığımıza bağlı
YanıtlaSilBi Çay,
SilÇok doğru, nasıl ve nerden baktığımızla alakalı. Teşekkür ederim..