Akşamları
en keyifli zaman dilimiydi. Büyükler balkonlarda çaylarını içerken,
çocuklar ve gençler kumda halka halinde oturur, çeşitli oyunlar
oynardık. Maharetleri olanlar bunları sergilerdi. Yazlık yer olur da
gitar çalmayan olur mu hiç? Hep bir ağızdan o devrin şarkılarını
söylerdik. Şimdilerde çekilen filmlerde bolca kullanılan şarkıları biz, o
geçmiş zaman tünelinde ilk ağızdan dinleyen nesildik.
Sesi
çok güzel olan ablama, mutlaka gittiği her yerde şarkı söyletirlerdi. O
yaz da öyle oldu. Akşamları ablam, o zaman yeni yeni ünlenen Nilüfer'
in şarkılarını seslendirir ve herkesi hayran bırakırdı kendine. Ah ! derdim, birisi de bana hayran olsa ve şu Ali' den kurtulsam... Zira sabah olunca yine telaş ve heyecanın yanısıra, beni hep zorlayacak şeylerin başlayacağını biliyordum.
Tahmin edileceği üzre, iddia ve enerji küpü Ali, yeni bir şeyle karşıma geçmekte gecikmedi.
Kıyıdan biraz uzakta duran sandalları göstererek, "Sen bu sandalların bir yanından dalıp, öteki yanından çıkabilir misin?" Amanın !! Sandal bana gemi kadar büyük göründü. Küçücük ciğerlerimi düşündüm, bu kadar kocaman bir nefes alabilir miydim?
Yapmakla yapmamak arasında gidip geliyordum. Ama içimdeki maceracı kız çıkıp, ne o pes mi ediyorsun? eğer bunu bu küçük çocuk yapabiliyorsa sen de yapabilirsin demektir,
dedi ve aynı anda benim ağzımdan da "Çok kolay, tabii ki yaparım"
cümlesi çıktı. Üstelik bu sefer önce ben dalacaktım. Derin derin
nefesler almaya başladım ve bir anda suyun içinde kendimi aşağıya
bıraktım. Kollarımla mümkün olduğunca suyu yararak büyük kulaçlar
atıyordum ki, sandalın altından çabucak geçebileyim. Bu arada burnumdan
kabarcıklar çıkıyordu arada. Orda geçen zaman o kadar uzun geldi ki,
öteki tarafa geçmiş olduğuma şaşırdım. Nefesimi tam ayarlayamadığımdan
biraz su yutmuştum, yüzeye çıkınca biraz öksürdüm. Ali ise; yine hayal
kırıklığına uğramış halde bana bakıyordu. "Ne duruyorsun, hadi sıra
sende" dedim.
(devam edecek)
|)__)
-”-”-
(not: fotoğraf google görsellerden alıntıdır.)
ah bu Ali yok mu Ali :))
YanıtlaSil😄😄 azimli çocuk valla B.a.takvimciği
SilHer gün şampiyonluğa biraz daha yaklaştığını hissedebiliyorum canım arkadaşım ama ben o Ali'yi inan döverdim :) Bu şekilde öğrenmen çok iyi olmuş, zira belli bir yaşa gelince korkular artıyor. Beni yakınlarımdan bir Allah'ın kulu daha sırt üstü tutmayı beceremedi. Bas bas bağırdım, çekindiler:))
YanıtlaSilBenim de kız kardeşimin sesi güzeldi. Bülbül gibi şakır, tüm yabancı ve özellikle ingilizce melodileri ezbere söylerdi. Benim müzik kulağımın olması sayesinde onunla yatarken kanon yapardık. Allah rahmet eylesin. O günlerim, kâh mutlu, kâh mutsuz çocukluğum geldi aklıma. Bu arada Nilüfer ile aynı yaştayız, ses hiç yaşlanmıyor. Bu çok güzel bir armağan bize Allah tarafından bahşedilen.
Emeğine sağlık arkadaşım. Merakla okuyorum ve sevgiyle kucaklıyorum seni :)
Ah çocukluk di mi sevgili Ece.. tasasız oyun çağı, kendimizi en güçlü, en akıllı, en süper olarak gördüğümüz yıllar. :))
SilHer ailede bir sesi güzel vardır illaki :) Ölmüşlerimize rahmet diliyorum. Beğenmene seviniyorum. Teşekkürler arkadaşım :)
KEŞKE HER ŞEY ÇOCUKLUK YILLARINDAKİ GİBİ GÜZEL OLSAYDI.
YanıtlaSilHaklısınız.. çocukluk bambaşka bir şey Eğitim Pınarı.
SilBen 1 ile 2'yi kaçırmışım sanki. Devam etmeden onları da bir okuyayım da konuyu net bir şekilde anlayayım. :)
YanıtlaSilOlayların başladığı yer önemli 😊 Teşekkürler ReHiTu
SilEğlenceli zamanların anlatımı da bir o kadar keyifli Aysan 😊🤗 teşekkür ederim.
YanıtlaSilO kumsalda oturmak istedim ben de :))
YanıtlaSilOturdunuz farzediyorum Kağıt Salıncak 🤗😍
SilAli sana bir mesaj veriyor olmasın?
YanıtlaSil"Yarışmaya davet" mi? 😊 E.Pınarı
SilGüzel bir seri oldu bu canim merakla okuyorum 😊
YanıtlaSilDerya, beğenmene sevindim :) teşekkürler
Sil