Selçuk' a doğru yola çıkmaya hazırlanıyoruz. Hava yağmurlu olacağını, bulutlarla ve rüzgarla ilan ediyor ama biz de bu yoldan dönmeyeceğimizi.
Meryem Ana ve Efes antik şehrine giden yolda değişikliler yapılmış. (Buraya en son 1998 de geldiğim düşünülürse, aradan epey yıl geçmiş.) Bariyerler, tümsekler gelenleri yavaşlatıp durdurmak ve kimlik sorgulaması yapan jandarmaya yardımcı olmak için. Ancak hem aşağıda, hem de yukarı çıkıldığında kimlik denetimi gereksiz geldi. Sonrasında Meryem Ana' ya giderken sadece cüzdan ve telefonlarımızı yanımıza alabileceğimizi, kesinlikle çanta alınmamasını ikaz ettiler ve araçları otoparka bırakıp ziyaret yerine yürümemiz gerektiğini. Bu kadar sıkı tedbirlere karşın, üstümüzün aranmaması, buraya herhangi kötü amaçla gelebilecek birinin cebine, montuna bir yere herhangi bir madde koyup geçebileceği ve tüm bunların sadece göz boyamaktan öte bir olay olmadığını düşündürttü.
Önce Yedi Uyurlar' ı ziyaret ettik. Aşağıda wikipedia' dan aldığım bilgileri aktardım.
"Efsâneye göre Decius (Dakyus) zamanında yedi veyâ sekiz Hristiyan genç devrin putperest inançlarına kurban edilmekten korkarak yaşadıkları yerin yakınlarındaki bir mağaraya sığınırlar ve üzerleri kapatılır. Orada mucizevî bir uykuya dalarlar. Bu kişilerin adları, bir rivâyete göre Maximilian, Iamblicus, Martinian, John, Dionysius, Exacustodianus ve Antoninus'tu. Başka kaynaklarda başka isimler rivâyet edilir. Bu mağaraya gelen askerler şaşkınlık içinde geri dönerler. Bunun üzerine komutanları mağara girişinin taş ve harçla kapatılmasını emreder. Burada "Yedi Kâfir’in ölüme terkedildiklerini" bildiren bir levhâ bırakarak giderler.
Hristiyanlar tarafından kabul edilen hikâyedeki mağara Selçuk ilçesindeki Efes antik şehrinin yakınlarındaki Panayır Dağı eteklerinde bulunmaktadır. Bu mağaranın üstüne bir kilise yapılmış hali 1927-1928 yılları arasındaki bir kazıda ortaya çıkarıldı, kazıda 5. ve 6. yüzyıla ait mezarlar bulundu. Yedi Uyurlara ithaf edilmiş yazıtlar hem mezarlarda hem de kilise duvarlarında bulunmaktadır.Yedi Uyurlar'ın üzeri kapatıldıktan yaklaşık 184, 200, veyâ 230 sene sonra mağaranın yer aldığı arsanın maliki, işçileriyle birlikte mağara girişini açar ve Yedi Uyurlar ile karşılaşırlar. Iamblicus, şehre ekmek almaya gider ve Meryem oğlu İsa'nın adının şehirde serbestçe anıldığını farkeder. Decius (Dakyus) zamanından kalma paralarla alışveriş yapmaya çalışır. Psikopos'un karşısına çıkarılırlar. Hikâyelerini dinleyen piskopos bunun bir mûcize olduğunu dile getirir."
|
mezar |
|
mezar |
|
mağara oyukları |
|
mezarlar |
|
geniş açı görünüm |
|
doğa |
İncir ağaçları tomurcuklanmaya başlamış. "Yedi uyurlar" haricinde herşey bir uyanışta.
|
yol üzerinde heykel |
|
İsa' nın doğumunu anlatan figür |
|
eve giriş yolunda heykel |
|
eve giriş |
|
dua |
|
heykel |
|
dilek mumları |
(sadece bu foto google görsellerden alıntıdır.)
Heryer tarıh mı kokuyor ne? Gezmek kadar guzel bırsey yok gıbı
YanıtlaSilİmkanlar el verince gerçekten çok keyifli gezmek.. :)
Silİslam'da ashab-ı kehf olarak geçer. Kehf suresinde bahsedilir. Putlara tapmaktan Allah'a sığınan gençlerdir. Bir de yanlarında kıtmir isminde köpek vardır. Tarsus'da diye biliyorum.
YanıtlaSilİsimleri şöyle rivayet edilir. Yemliha, Mislina, Mekselina, Mernüş, Debernüş, Şazenüş, Kefeştetayyuş, Kıtmir.
Yazı içerisinde verdiğim linkde verdiğiniz bilgiler vardı. Bir de şöyle bilgiye ulaştım: "Ashab-ı Kehf mağaraları dünyanın değişik ülkelerinde kendilerine atfedilen makam ve anlamları ile farklı dinlerden insanların inandığı ve ziyaret ettiği önemli inanç merkezleri hâline gelmiştir.Dünyada bu mağaraların kendi sınırları içinde olduğunu iddia eden 33 kentin dördü Türkiye'dedir; Afşin, Selçuk, (Efes), Lice ve Tarsus. Bunlardan hangisinin onların mağarası olduğu konusunda İslâmî ilim dünyâsında bir fikir birliği yoktur. İbn Kesir Tefsiri'ndeki bir rivayete göre şehrin adı Daksus idi." Bir de Ürdün' de olduğundan bahsediyor.
SilBiz o niyetle gezdik (benim ikinci gidişimdi). Güzel yerler.
Gezmiş kadar olduk.Güzel bir gezi olmuş.Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilEgede her yer yakın birbirine.. gidip gelmek çok rahat oluyor.. darısı başınıza diyeyim.. bu arada oraya kadar gitmişken çöp şiş yemeği de ihmal etmeyin :) Teşekkürler
Siltarihi yerleri gezmek çok güzel Görmek istediğim yerlerden birdir Sayende gezmiş kadar oldum :)Teşekkürler Emeğine sağlık sevgiler
YanıtlaSilİnşallah ömrü hayatınızda bir kere bile görmek nasip etsin.. Özellikle mevkiide Efes antik kenti tavsiye ederim. Orayı gezmek biraz daha uzun sürüyor, daha önce gitmiştim. Ben de teşekkür ederim ziyaretinize :)
SilFırsat bulursanız Şehr-i Muazzam Tire'ye de uğrayebilirsiniz. Ne de olsa memleketim...
YanıtlaSilTire' ye özel bir gezi yapacağız Profösör.. aklımızda.. :) sizi yad ederim gidince :)
YanıtlaSilBu hikayeyinin çok küçükken çizgifilmini izlemiş ve çok etkilenmiştim. Belki de ilk duyduğum paranormal hadise budur.
YanıtlaSilBelki tüm o kontrol cayıp dönmeniz içindir.
Abla eminim oraya en az 10 mum dikmişsindir sen :))
Hadi iyi gezmeler size...
Hangisinin? Yedi uyurlar' ın mı, Meryem Ana' nın mı? :)
SilMumları diktik, dualarımızı ettik, dileklerimizi söyledik, gezi bitti döndük geldik.. :)
Yedi uyurlar'ın tabii ki :)
SilHadi hoşgeldiniz o zaman
Merhabalar.
YanıtlaSilGüzel bir yolculuk paylaşımıydı. Meryem Ana ve Efes antik şehir harabeleri benim de çok ilgimi çeken tarihi yerlerdir. Kehf suresinin tüm ayetlerini çok dikkatli bir biçimde inceledim. Söz konusu mağaranın genişçe bir mağara olduğu, güneşin mağaranın sağ tarafından doğduğu ve sol tarafından battığından başka bir konum ve yer bilgisine rastlanılmamaktadır.
Selam ve dualarımla.
Merhaba Recep bey,
SilEvet sanırım o yüzden bulduğum bilgilerde de bir netlik yok. Türkiye' de bir kaç yerde ve bir de Ürdün' de de bu mezarların olduğu yönünde bilgiler var. Teşekkür ederim değerli yorumunuza.
Saygılar,
Geçen sene Meryem Ana ve Efes Antik kente gitmiştim, fotoğrafları görünce mutlu oldum. Eğer gezmeyenler varsa ilk olarak buradan başlayabilirler çok güzeldi..teşekkürler
YanıtlaSilNe güzel, herhangi bir yayın yapmış mıydınız, geriye dönük bakarım olmazsa bloğunuza. Ne kadar ruhani yerler değil mi? Bu tarz yerlerde, hep o zamanların duygusuna bürünüyorum her seferinde.. Ben teşekkür ederim yorumunuza. Sevgiler,
Silİnsan buraları ziyaret edince başka bir boyuta geçiyor. Ben çok seviyorum gezip, görmeyi... Kaleminize sağlık... Sevgiler...
YanıtlaSilAynen benim hissettiğimde bu persephone.. hemen yüzyıllar önce orda yaşayanların ne hissedebilecekleri ile ilgili bir duygu gelip beni buluyor :)
Silteşekkür ederim ziyaretinize, yorumunuza. Sevgiler,
Geçtiğimiz sene ben de gitmiştim. Bol bol da fotoğraf çektim blogda yayınlamak için. Gelin görün ki telefon arızalanınca görüntüleri aktaramadım. Çok beğenmiştim ben orayı. Şirince' yi yazabildim sadece. Blogunuzu takibe aldım ben de beklerim. http://turgayaksoy.blogspot.com.tr/
YanıtlaSilHoşgeldiniz Turgay bey, hemen ziyaret ediyorum sizi.
SilÇok üzüldüm yaşadığınız olaya.. o anlar bir daha fotoğraflanamaz belki ama yine bir ziyaret sizi bekliyor sanırım :) Şirince, '98 senesinde gittiğimde çoğunluk burdan göçmüş Yunanlı vatandaşların ziyareti ile bilinmekteydi. 2012 kıyamet zamanında en güvenli yer olması hasebiyle aldı başını yürüdü. Ama şimdilerde gidenlerden eski tadın, eski sunumların kalmadığını öğrendim.. neyse "önce ekmekler bozuldu" deyip lafı sonlandırayım :)
Elinize sağlık bizim için de ufak bir gezinti oldu. Blogunuzu takibe aldım devamını bekliyorum.Kendi bloguma da beklerim.
YanıtlaSilHoşgeldiniz.. Teşekkür ederim yorumunuza. Hemen ziyaret ediyorum. Sevgiler,
Sil