BİR KELİME

10 Ekim 2011 Pazartesi

atıl aşklar








Hırpani kılıklı adam, çöp konteynırının kapağını kaldırdı, kafasını uzatıp işe yarar birşeyler olup olmadığına bakarken, bir şey farketti. Elindeki sopa ile şöyle bir karıştırınca şaşkınlıkla "Ne kadar çok yaşanmamış aşk var burda" dedi. Konteynırın içindekileri sopasını kullanarak tek tek kaldırıma çıkardı. Bağdaş kurup sırayla incelemeye başladı.

1982 tarihli bir yaşanmamış aşktı ilk eline aldığı. İki farklı şehirden öğrenim için gelen, aynı şehirde ve aynı okulda karşılaşan iki gencin hikayesiydi bu. 

Erkek ikinci, kız ise birinci sınıftadır, birbirlerini ilk gördüklerinde etkilenirler. Kız tecrübesizdir, erkek ise çekingen. Kızın ev arkadaşı ile erkek aynı şehirden eski arkadaştırlar. Kız, onunla sohbetlerinde erkek hakkında bilgi almaya çalışır. Ev arkadaşı ise kıza, erkeği kötülemese de bu konuda destek vermez. 

Yine de aralarındaki çekim hiç azalmaz. Okul kantininde çekilen bütün fotoğraflarda hep yanyanadırlar. Bir seferinde kızla erkek, birlikte şehirdeki bir pastahaneye giderler. Erkek tam kıza açılacakken okuldan bir arkadaşları pastahaneden içeri girip, hiç teklifsiz onların masasına oturur. Akşam olunca evlere dağılırlar, kızla erkek içlerinde bir umutla.

Derken bir haber duyulur okulda. Okul dekanlığı, girdikleri bölüme göre okul öğrencilerinin ikiye ayrılacaklarını,  isteyenlerin bu şehirdeki bölüme transfer olacaklarını, isteyenlerin de farklı şehirdeki kampüse gideceklerini bildirir, en geç iki hafta içinde kararlarını vermek zorunda olduklarını da ekleyerek.

Herkes için zor bir süreç başlamıştır. Yurtta ya da bir evde arkadaşlarıyla kalanlar tüm düzenlerini yeniden bozmak, taşınmak, bambaşka bir şehir ve kampüse yollanmak zorunda kalacakları için tedirgin, arkadaşlarından ayrılacakları için daha da üzgündürler. Erkek, bölümünden dolayı gitmekle, kalmak arasında epey bocalar. Sonunda kendi bölümüyle ilgili daha geniş ufuklar açacağını düşündüğü okula gitmekte karar kılar. 




Veda zamanı tüm arkadaşları gibi kız son derece üzgündür, erkek gülümseyerek içindeki acıyı kalbine gömmeye ve her fırsatta geleceğini söyleyerek onları rahatlatmaya çalışır ve gider. Bir aşk, yaşanmadan öylece kenara bırakılmıştır.





{ಠ,ಠ}
|)__) 
-”-”-




(Fotoğraf google görsellerdendir.)




4 yorum:

  1. Vallahi etkilendim diyebilirim. çünkü kalbim şıkıştı. Derin nefes aldım. Gençlik dönemlerimdeki analırımı tazeledi..

    YanıtlaSil
  2. Herkesin hayatında ille de ıskalanan bir şeyler vardır. Öykünün, okunduğunda bir şeyler hissettirmesine memnun oldum Profösör.

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Momentos, sözümü geri alıyorum platonik aştan kötüsü yoktur demiştim son postunu okuyunca ama vardır, o da hisler karşılıklı olduğu halde yaşanamayan aşklardır. Hep bir ya olsaydının belirsiz olasılık hesabı yapılır ve mutsuzluk anlarında elden kaçan mutluluk bu duruma ithaf edilir. Yine çok güzel bir öykü, arka arkaya olunca daha da etkileyici oluyor :)

    YanıtlaSil
  4. Bir aşk tomurcuk gibi oluşmuşsa -ister karşılıklı, ister tek taraflı- devamı gelmese bile çok değerlidir. Tek başına o duygunun insana kattığı değerler bile yaşamı anlamlı kılıyor.

    Aşkla dolu bir ömür diliyorum sana Gizciğim :)

    YanıtlaSil

{ಠ,ಠ}
|)__)
-”-”-