Acıyla yüzünü buruşturdu, gayri ihtiyari eli koluna gitti. Yokladığında bir ıslaklık hissetti. Eli tamamen kanlanmıştı. Yan koltukta oturan sevgilisine baktı, baygındı. seslenmeye çalıştı, sesi çıkmadı. Bakışları donuklaştı, göz kapakları yavaş yavaş kapandı.
Bu şehre üç yıl önce bir kadın için gelmişti. Öyle aşıktı ki, hayatının düzenini bir çırpıda değiştiriverdi hiç düşünmeden. Daha önce de aşık olmuş, sevmişti ama hiç birinde şimdi yaşadığı duyguları hissetmemişti ya da öyle sanıyordu. Dostları ona yaptığının yanlış olduğunu, iyice düşünmesi gerektiğini söylediklerinde asabileşmişti. Huysuz ve istediğini elde etme hissiyatındaki çocuklar gibi, kimseyi dinlemedi ve bir çantaya eşyalarını koyup, kalbini takip edip, soluğu bu şehirde aldı.
****************
Bu şehre üç yıl önce bir kadın için gelmişti. Öyle aşıktı ki, hayatının düzenini bir çırpıda değiştiriverdi hiç düşünmeden. Daha önce de aşık olmuş, sevmişti ama hiç birinde şimdi yaşadığı duyguları hissetmemişti ya da öyle sanıyordu. Dostları ona yaptığının yanlış olduğunu, iyice düşünmesi gerektiğini söylediklerinde asabileşmişti. Huysuz ve istediğini elde etme hissiyatındaki çocuklar gibi, kimseyi dinlemedi ve bir çantaya eşyalarını koyup, kalbini takip edip, soluğu bu şehirde aldı.
Aşk; üflediği tatlı esintiyle her yerini sarmıştı artık. Yaşamadan bırakmayacaktı. Aşık olduğu kadınla beraber bir ev tuttular. İlk zamanlar her şeyi birlikte yapıyor, sokaklarda elleri ve bedenleri yapışık halde dolaşıyor, en çok da sevginin yatay halinde duruyorlardı. Yaşamlarını sürdürebilmek için ilk zamanlar sadece buna gereksinim duyuyorlardı. Kadın bir reklam ajansında metin yazarlığı yapıyor, iyi de kazanıyordu. Adam geldiği şehirde fotoğraf sanatıyla uğraşıyordu. Küçük bir çevre olduğundan tanınıyor ve yaptığı iş ona iyi bir gelir getiriyordu. Şimdi geldiği bu şehirde, kendine yeni bir çevre edinmek zorunda olduğunu biliyordu ama kadının çevresi sayesinde iyi bir stüdyoda kadroya girmişti bile.
Hayat sanki yeni başlıyordu. İkisi de birlikte yeni doğmuş bir bebeğin yaşamına adım atmışlardı. Herşeyi birlikte öğreniyor, şehrin sokaklarını yeniden keşfediyor, gün doğumu, gün batımını seyrederken bu mutluluğa dua ediyor, günü adeta yudumlayarak yaşıyorlardı. Herşey şüphelendirecek kadar kusursuz gidiyordu. Bu kadar mutluluğun nazara geleceği inancıyla yetişmiş bir nesilden geliyordu ikisi de. Ve akla gelen düşünce, çağırıldığı yerden gelip onları buldu.
Dört günlük tatil için bir araba kiralayıp sakin bir yere doğru yol aldılar. Bir kavşakta kuralları hiçe sayan bir tır gelip onlara çarptı. Çarpma anını öyle net hatırlıyordu ki, kolunu kadının önüne doğru siper etmişti, cama çarpmasını önleyebilecekmiş gibi.
O kavşak bu ilişkinin sonu oldu. Aşk' ın ömrü üç yıldır diyen yazar belki böyle bir bitişi öngörmüyordu ancak hayat kendi çizgisinin dışına çıkmak isteyenlere mutlaka bir kaç şans daha veriyordu. Kimbilir, bir dahaki sefere başka kimliklerle yaşamda yeniden yerlerini alacaklardı.
{ಠ,ಠ}
|)__)
-”-”-
not: fotoğraf google görsellerden alıntıdır.
Keşke böyle olmasaydı... Müzik güzel, sevgi güzel ama kaderde ne varsa yaşanıyor. Ama hayalde ama gerçekte.. Melekler şehri filmini hatırladım bu yazıyı okuyunca, fantastik bir hikayede dolu dolu hissedilen bir aşk ve ayrılış hikayesi. Fedakarlıkla yaşanılan büyük sevgiler zaten az ya, insan sahipleniyor bu hikayeleri..
YanıtlaSilAh ne güzel bir filmdir o ! Öyle güzel anlatmışsınız ki size hissettirdiği duyguları, hikayeyi de sahiplendiğiniz için çok çok teşekkür ederim. :)
SilSanırım önce kendime, sonra da etrafımdakilere ölümle ilgili hikayeler anlatarak, onun çok soğuk bir şey olmadığını anlatmaya çalışıyorum. Farklı bir bakış açısı yakalamak istediğim.
Tüh:( Hikayelerin sonu hep güzel bitse...
YanıtlaSilKeşke... hayat çizgin hep güzellikler ve renklerle dolu olsun canım. :)
SilAmin:)) Hepimizin:))
SilAy sonu yıktı ama yaaa :(
YanıtlaSilO kadar zaman dilimi içinde bile olsa muhteşem bir aşk yaşadılar... bunu bile yaşayamayanlar, sevgisizlik içinde kıvranan insanlar olduğunu düşününce bu bile yeterli aslında belki de...
SilYine güzel satırlar...Bir aşk yolculuğu ve sonu ayrılık. Keşke böyle bitmeseydi dedim önce. Ama sonra aşıkların bedeni ayrılıyor sadece dedim.Ruhlar aşklarını kaldıkları yerden yaşamaya devam ederler belki kim bilir! Kaleminize,yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilBöyle düşünmeye başlayınca insan cidden rahatlıyor değil mi? Ben artık bu duygu içindeyim. Okuduğun için ben teşekkür ederim :)
SilAynı fikirdeyim..ruhlar severse bağlanırsa sadece cismen ayrılık olabilir.
SilGözlerinden Öper, evet sadece cismen ayrılık..
SilSevginin yatay hali,umarım gene erkeksi bakış açısıyla bakmıyorumdur:)
YanıtlaSilBeni de direk melekler şehrine götürdü.
Her ölüm biraz erkendir be abla,ama benim de üzerinde yazmayı konuşmayı sevdiğim bir konudur. Hikayeye gelirsek gayet yalın bir anlatım daha iyilerini gördüm sende,sana karşı rahatlıkla ve belki fazla samimiyetle kötü yorumlar yapabiliyorum,yakın hissediyorum herhalde :)
Yatay halin, erkek ya da kadın bakış açısı mı var bir de? :)
SilArada yalın anlatımlar da olur, şefkat olur, vahşet olur :) hazırsan linki göndereyim :)
"Bu kadar mutluluğun nazara geleceği inancıyla yetişmiş bir nesilden geliyordu ikisi de." Bizim nesil de öyleydi, nazar bazen bulur gerçekten de.
YanıtlaSilNe güzel kaleme alınmış bir yazı. Geç fark ettim geç okudum.
Sevgiyle.
Çocukluğumda seyrettiğim türk filmlerinden esinlendim, tam mutlu iken hemen geleckte olabilecek ya da olmayabilecek şeyi işaret ederdi illaki aktris veya aktör. Ne ilginç.. oysa yaşa git işte değil mi? :)
SilÇok teşekkür ederim Makbule hanım. Sevgiler,
Aşkın ömrü gerçekten üç yıl mıdır onu düşünüyorum ben de yıllardır :))
YanıtlaSilValla bu durumu "biri kuyuya taş atmış yıllardır çıkmıyor" şeklinde özetleyebiliriz 😀
SilAşkın ömrü üç yıldır diye bir şeye inanmak mümkün değil.Ben böyle düşündüm yazdım, oldu. Olur mu öyle şey? Ölümle sadece faaliyetlerin bittiği aşklar, vazgeçmeyenler, garanti süresi verir gibi :)) Çok tatlı bir hikayeydi. Helal olsun o adama. Yanlışsa da ona bile sahip çıkmış. Kalemine sağlık canım. Çok sevgilerimle.
YanıtlaSilSanırım biten aşklara bir durum saptaması yapmak istemiştir belki yazar...kimbilir 😊
SilBeğenmene çok sevindim 😍 sevgiler benden sana...
Keske böyle bitmeseydi.... biz 30 yildir asigiz esimle birbirimize 3 yila inanmiyorum.
YanıtlaSilHarikasınız Derya... size gıpta ettim. Aşk veya sevgi her ne ise bu duyguyu dantel gibi işlemeli, özen göstermeli, gerçekten istemek gerek. Çok teşekkürler yorumunuza.
Sil